21 Eylül 2008 Pazar

Hayatımın askını nasıl buldum

Nasılmı herşey bir rüyayla başladı. onu görmüştüm rüyamda çook güzeldi. Onu daha önce görmüştüm ama rüyamda onunla tanışmış ve bir internet cafede arkadaşının bana yöneltmiş olduğu soruyu yanıtlıyordum! Soru şuydu: "İnşallah onu hiç bırakmazsın" diye bi soru sormuştu arkadaşı benim cevabım da şöyle olmuştu "Ben canımı bulmuşum onu nasıl bırakırım o benim herşeyim" demiştim. Sonra uyandım düşün etkisinde kalmıştım ve hayretler içinde kalmıştım. Kız arkadaşım yoktu bir kızla çıkacağıma işaret diye düşünmüştüm. Ertesi gece yine rüyanın devamını gördüm önceki gece gördüğüm rüyanın devamını görüyordum. Onunla oturuyordum bir yerde konuşuyorduk. Sabah kalktığımda hayretler içinde kalmıştım. Bu normal bişi değildi. Farklı bişiler vardı. O sıralar kendimi adeta aşka duvar örmüştüm. Sonra aynı gün içinde bir kızla tanıştım rüyamda gördğüm kıza benziyordu ama o değildi. Tanıştığım kıza rüyamı anlatmıştım. Neyse daha sonra sanki kısmetim açıldı sanki bir kız bana arkadaşlık teklif etmişti. Şaşırdım ama o kız yine rüyamda gördüğüm kız değildi. Ve en sonunda Rüyamda gördüğüm o kızla tanışmıştım. Rüyamda gördüğüm gibi bir sevdiğim abi vasıtasıyla internet cafede tanıştık. Daha sonra önceden tanıştığım kızlar yüzünden pek bana yanaşmadı ama ona karşı içimde temiz şeyler olduğunu ona hissettirince aşkımız başladı. Temmuz 7 de tam 6 ay bitcek. Umarım seninle evlenirim ve hayatımın tamamını senle geçiririm Herşeyim.Sen benim için çook değerlisin Allah bizi ayırmasın herşeyim. Bu arada unutmadan internet cafede arkadaşının bana sorduğu soru vardıya o soruyu bana gerçek hayatta da tanıştıktan sonra aynı yerde sordu. Gerisini siz düşünün Aylinim seni çoooooook seviyorum.

yaşanmış en iyi ask

BİZİM KİSİ BİR AŞK HİKAYESİ
Okulun 1.dönemiydi okula yeni gelmiştim ardan 4 ay filan geçti okula alıştım ama geldiğim yerdeki arkadaşlarımı özlüyordum bizim sınıf 8/a yan sınıf 8/b yedi yan sınıf ta arzu diye dünya güzeli bir kız vardı kısa zaman içerisinde ben arzudan hoşlanmaya başladım ve bu hoşlanma çok daha ilerledi tam ona senden hoşlanıyorum diyecek timdi okul yarıyıl
tatiline girdi yarıyıl tatilinde hep onu düşündüm derken okular açıldı ve ben hala onu görünce utanıyordum hafta sonu kurslar varı sevdiğim bir arkadaşıma dedim bir azını ara diye gitmiş sormuş barış nasıl biri diye oda barış ta tip yok çapacaksınız barışı demiş. Bende bunları duyunca çok üzüldüm ama pes etmedim aslında oda beni seviyormuş ama beli etmiyormuş bir gün cesaretimi topladım ve aradan zaman geçti ve benim msn edersimi almış ve bugün okul çıkışı msn ye girdi bende şaşırdım tabi neyse biz konuştuk:

Arzu:selam barış ne haber

Barış:iyi arzu senden okul nasıl geçti

Arzu:iyi senin

Barış:iyi ya iş de hep aynı şeyler

Arzu:ya barış ben sana bir şey sora cam

Barış:tabi

Arzu:sen kimden hoşlanıyorsun

Barış:ya boş ver ben sana sonra söylerim

Arzu: yaşımdı söylesen
Bu arada ben düşünüyorum söylesem mi söyleme semi diye karar verdim soylüycem

Barış: ya arzu ben senden hoşlanıyorum

Barış: ama sen ne dersen de ben senden hoşlanıyorum

Arzu nun da beklediği söz buydu arzu da karar verir söylemeye

Arzu: ya biliyor musun bende senden hoşlanıyorum
Bunlar böyle konuşurlar hep. Ama okuldaki kimse bilmez bizim çıktığımızı 23 NİSAN günü geldi her kez ey le niye ben uzaktan uzak tan arzuyu seyrediyor oda çaktırmadan bana bakıyor öyle ben ona o bana barkken eylence bitmiş ertesi gün okula geldiğimiz de okludan kızalar çıktığımızı öğrenmişler ve arzuya sürekli baskı uyguluyorlarmış kız hep ağlatıyorlardı ben bizim sınıftaki kızlara dedim arzuyu bizim sınıfı getirin ben bi konuşuyum onlarda sağ olsun beni kırmadılar getirdiler ve ben bir sırda sinirli bir şekilde oturuyordum oda yanımdaki sırda
Dedim.

-Arzu seni çok sıkıyorlar demi

-evet ama ben takmıyorum
-istersen ben konuşa bilirim bak onlarla
-yok ya boş ver sen

- tamam sen bilirsin ama bak bir dağa ağlama bak ben sana kıyamam hep gül
- söz veremem ama
- sen boş ver kimseyi kafana takma

neyse sınıftan çık dik ve ben kızların yanına gittim bağırdım çağırdım siz ne karışıyorsunuz bize dedim kızlarda gitmiş okul müdürüne şikayet etmişler okulun son günüydü son dersten çıktık aşağıda sıra olduk istiklal marşı okunduktan sonra müdür beni çağırdı barış … sıradan sonra burada kalacak dedi bende bira tırstım ve her kez dağıldı bir ben kaldım okulda müdür dedi

-barış hakin da şikayetler geliyor
Bende anladım hemen
-hocam kız arkadaşların yanlış anlaması
-kim onlar
-yeliz,şema ,mehdiye onlar
-bak barış yalan söyleme
-tamam hocam ben arzu arkadaşımızdan hoşlanıyordum
-peki seni eversek baka bilecen mi
-bakarım hocam ben onu çok seviyorum

Bu arda bağırıp çağırıyordu ve bana defol git seni gözüm görmesin dedi
Bende eve geldim hemen arzuya mesaj çektim anlatım her şeyi anlatım böyle böyle oldu dedim.
Oda sana bunları yaptığım için üzgünüm dedi bende boş ver dedim biz hemen hemen her gün mesajlaşıyorduk 3,4 hafta okulda konuşmadık ve müdür bizi unuttu ve tekrar konuşmaya başladık kızlar yine sorun çıkartı biz de kızlara ayrıldık dedik. Neyse okuldan sonra dışarıda buluşup konuşuyoruz ardık arzuyla okul çıkışlarında bekliyorum buluşup konuşuyorum ama en önemlisi büyük bir en geldi aşmıştık okul müdürünü hiçe sayıp yinede konuşuyorduk önceleri ona okula her gün gül götürürdüm şimdi götüremiyorum ama bunu dışarıda yapıyorum dışarıda gül veriyordum o güzel yüzü güldüğünde içime bir huzur doluyordu onun sevgisiyle yaşıyor onun sevgisiyle içime bir huzur doluyordu
Hafta sonu kursu vardı ben ona dedim gelirim diye yanına ama gitmedim oda küsmüş yolda yakaladım ve konuşmaya çalıştım konuşmadı sonunda konuş du afdiledim ve kamyonun arkasına geçtik konuştuk,konuştuk tam onu öpecektim yağmur yamaya başladı öpemedim eve gitiler bizm konuştuğumz yerin karşısındada onların sınıfından birin evi varmış bizi görmüş ertesi gün okula geldiğimde herkez bizm üstümüze geliyodu sordular neyapıyodunuz orda bizde arzuyla bir birimeize baktık ve ayrılmak için konuştuk dedik inandılar okulda ayrılmış gibi gezmeye başladık ve arzu bana bir mektup yazıp verdi onu açıp okuduğumda dünya başıma yıkılıdı ağladım aradan zaman geçti sevinçli bir haber aldım ve sevindim sevindiğim gün oda bana bir arkadaşıyla geri dönmek istediğini ve çok pişman olduğunu söyletti banide sevinçli görünce küsmüş bu kankası dedi her şeyi maffetin barış artık senin adını bile duymak istemiyor nekadar yalvardıysam olmadı o günde 2 sınıf beden dersi yapacaktı belki beden dersinde konuşuruz dedim ama o yüzüme bile bakmadı ben sinirden sınıfa çıktım ve camdan onu seyrediyodum aca bana bakarmı diye ama bakmadı sinriledim yine aşa indim ve onun kankasına dedim bikeredağa söyle boşver dedim ve bi yüzük verdim ona vermesi için okulda geldim aradım baya sonununda açtı telefonu dedim beni afet bak ben çok kötüyüm dedi bensana haksızlık etim tamam.Dedim yarın bulu şalım ben sizin oraya gelecem GİTİM BULUŞTUK ve her konuda anlaştık artık kim seyi gözümüz görmüyordu.

Askımla tanışmamız :) Azcık Uzun ama Gerçekten Güzel

Tam 1.5 Yıl oldu onu tanıyalı.
O gece her zamanki gibi yine internet kafedeydim.
Bi yandan oyun oynuyor bi yandan da müşterilerle ilgileniyordum.O arada içerden bi ses geldi Harun abi bi gelsene diye.

Seslenen kardeşim gibi sevdiğim birisiydi.
Abi baksana msn e yanlışlıkla birini ekledim büyük birisi çıktı dedi.
Bende salla ya dedim.
Ama birden onun karşısında buldum kendimi.Ne olup ne bittiğini anlamadım.Ufak ufak tanıştık.Her ne kadar engellemeye çalışsada izin vermedim ve kendi msn adresimi ona verdim.Eğer eklemek istersen konuşuruz rahatsız etmem seni dedim.

Ve baktımki msn imi eklemişti 2-3 Gün geçti aradan o msn ini açtı.Anlat bakalım kimsin nesin dedi.O ana kadar ne adını biliyordum nede yüzünü görmüştüm.Yavaş yavaş tanıştık.Bursalı olduğunu söyledi.
Aramızda mesafe vardı.Ben Tekirdağ'lıydım.

Daha sonraki konuşmalarımızda Edirne'de üniversite kazandığını ve orada okuyacağını söyledi.O anda içimden acaba yüzyüze görüşebilirmiyiz diye geçirdim.

Çok masumdu ve ürkekti.Korkuyordu onu rahatsız edicem diye...
Az çok kişiliğini öğrenmeye başlamıştım.Ama yinede yüzünü nasıl biri olduğunu bilmiyordum.

4-5 Gün Msn de konuştuk.
Bi gece yine msn e girdi ve vedalaşma vakti dedi.Artık görüşemicez okuluma gidiyorum yurtta kalıcam ve msn e giremem.Kendine iyi bak tanıştığımıza sevindim dedi.
İşte o gece...Onun ayrıldığımızı artık görüşemeyeceğimizi düşündüğü gece ; Bizim başlangıç gecemizdi.
Yalvar yakar telefon numarasını aldım ve hala yüzünü bilmiyordum

Uyumadım o gece , hiç yalnız bırakmadım onu Edirne'ye otogara inene kadar mesajlaştım ve ona yalnız olduğunu hissettirmedim.

Evet...Benim yaptıklarım onu etkilemişti.Ondan sonraki günler konuştuk konuştuk konuştuk.Ama hala birbirimizi sevdiğimizi bilmeyen 2 arkadaştık.

Aramızdaki konuşmalar birbirimizi görmeye sürükledi bizi.
İyice merak etmeye başlamıştık birbirimizi.

Artık konuşmalarımız yavaş yavaş arkadaşlıktan çıkmaya başlıyordu.Ona gösterdiğim ilgi ve dürüst davranışlarım hoşuna gidiyordu.

Bigün görüşelim dedik... Ama artık sevgili gibi bişeydik
Ve ona geleceğimi söylediğim gün : İster güzel ol ister çirkin seni sevicem bunu bil dedim.

2 Gün sonra O'na doğru yola çıkmıştım.2mizde çok heyecanlıydık.
Aradan geçen iki buçuk saatin sonunda Edirne'deydim.
Ve onu beklemeye başladım.

Geldiiiii Çok güzeldi.
Ve benim gibi utangaç biri ilk gördüğü bi kıza nasıl sarıldı bilmiyorum

O gün yaşadıklarımızı hiç unutmam.
2 Masum aşıktık.
Korka korka ellerimizi tuttuk.
Utanarak gözlerimizin içine baktık.
7-8 Saat yanında kaldıktan sonra hüzünlü bir mutlulukla yanından ayrıldım.

2 Aralık 2006 ydı onun yanından ayrılırken.
O günden beri herşey olumlu olarak ilerliyor.
O benden daha ileride ailemde herkesi tanıyor ve hepsiyle yüz yüze görüştü
Ben abisi , kardeşleri ve akrabalarıyla tanıştım.
Tek anne babası bilmiyor.İstesek onlarda öğrenir ama kızları yanlarında değil.Rahatsız olmasınlar diye henüz söylemiyoruz

Şuanda hayatta ki tek beklentim onunla mutlu bi aile kurmak.
Allah'ım inşallah bize yardım eder

Okuduğunuz için teşekkür ederim.

Öldür Beni Anne

ÖLDÜR BENİ ANNE !!

bu anlatıcaklarımı,aşık olduklarını sanıp,daha gerçek aşkın ne olduğunu bile bilmeyenlerin daha dikkatli okumasını istiyorum,ondan sonra yaşadıkları gerçek aşkmıymış,basit bi hoşlanmamıymış karar versinler...


kalbimin hiç tanımadığı duyguları daha yeni yeni hissetmeye başladığı dönemlerdi,çevremde bir sürü erkek ve kız arkadaşlarım vardı,ama bi gariplik vardı,mutlu değildim sanki aradığım başka birşeydi,her akşam eve gelir odama çekilir ağlardım,noluyordu bana anlayamıyordum,birgün yine arkadaşlarla beraberdim,beraberdim derken nasıl bi beraberlik,onlar bi araya toplanır gülüp eğlenirlerken bense bi kenara çekilip içimdeki fırtınaları dinliyordum her zamanki gibi,artık arkadaşlarımda alışmıştı bu durumuma,yanıma gelip oturduğunu hiç farketmemişim,taki sanki çok derinlerden gelen bi SELAM sesini duyana kadar,selam dedim bende,neden yalnız oturuyosun dedi,bilmiyorum dedim,kimse seni anlamıyor,hatta kendin bile kendini anlamıyorsun değilmi dedi,evet dedim,bende bu yüzden yanına geldim zaten dedi,bende aynı durumdayım,seni arkadaşlarından ayrı derin düşüncelere dalmış görünce işte benim gibi biri daha dedim,
ve ilk defa onun yüzüne baktım,o anda kalbim durdu sanki,donup
kalmıştım,ne zaman ayrıldık eve nasıl geldim bilmiyorum,o gün sürekli onu düşündüm,sanki aradığım şey buydu hissedebiliyordum bunu,
o günden sonra hergün buluşmaya başladık,evleri iki mahalle kadar uzaktaydı,bizim mahallede akrabaları vardı,ilk tanıştığımız gün onlara gelmişler,böylece aylar geçti,artık ailelerimizde biliyordu,ya ben onlara gidiyordum yada o bize geliyordu,yani her günümüzü birlikte geçiriyorduk,
ama ikimizinde anlayamadığı birşeyler vardı,birbirimizi çok seviyorduk,görmeden yapamıyorduk,arkadaşlık değildi bu,çünki diğer arkadaşlarımızıda seviyorduk,bu çok farklı bişeydi,kimseyede soramıyorduk,nasıl soralımki,biz bile bilmiyorduk ne olduğunu,bu çok yoğun duyguların etkisiyle bazen mutluluktan bulutlara kadar çıkıyorduk,bazende o küçücük kalplerimize sığdıramadığımız ve bi türlü anlamadığımız hisler dünyasında sebepsiz yere ağlıyor gözyaşlarımızı birbirimize hediye ediyorduk,,belki size saçma gelicek ama birbirimizi ilk gördüğümüz günü anlatmıştım,ondan sonraki ilk buluşmamızda biraz konuştuktan sonra bi ara gözgöze gelmiştik,ve daha ne olduğunu anlamadan ikimizde sebepsiz yere birden ağlamaya başlamıştık,hemde ne ağlama sanki hiç bitmeyecek gibiydi göz yaşlarımız,işte o günden sonra bir daha biribirimizin yüzüne uzun süre bakamadık,hatta çoğu zaman sırtlarımız birbirimize dönük otururduk,bi gören olsa bize gülerdi heralde,ama elimizde değildiki bakamıyorduk işte,
ama ne olursa olsun çok mutluyduk,artık ne güneşin doğuşunun,ne çiçeklerin kokusunun,nede kuşların aşk şarkılarının farkındaydık,biz birbirimizde kaybolmuştuk,taki bi akşam bizim evin zili uzun uzun çalana kadar,kapıyı annem açtı,gelen onun teyzesinin kızıydı,anneme bişeyler söyledi,annemde hemen babamla bişiyler konuşup,banada sen evden ayrılma biz hemen geliyoruz diyerek aceleyle çıktılar,bende hemen arkalarından çıktım,hava kararmıştı,beni görmesinler diye onları uzaktan takip ettim,biraz gittikten sonra bizim evin biraz ilerisinde bi market vardı,orada bi kalabalık gördüm,oraya gidiyorlardı,biraz daha yaklaşınca babam koşmaya başladı,yerde yatan biri vardı,bende biraz daha yaklaştım,babam yerde yatan kişiyi kucağına almıştı,bikaç adım daha yaklaştım ve kalbime binlerce ok birden saplandı sanki,yerde yatan benim meleğimdi,oda beni gördü,eliyle bana gelme diye işaret yaptı,ve bana bişeyler söylemek için ağzını açtığında,ağzından kan boşaldığını gördüm,yanına gittim,o güzel başını babamın kucağından kendi kucağıma aldım,hafifçe gülümsedi ve bak dedi napmışsın yeni gömleğine,onun kanına bulanmış gömleğimi göstererek,iki hafta önce doğum günümde o almıştı,ve birden başını karanlıkta benim seçemediğim kazanın olduğu bi yere çevirip tüh yaa dedi,ne demek istediğini anlamamıştım,başını tekrar çevirdiğimde ölmüştü,ondan sonrasını hatırlamıyorum,gözümü evde açtım,orada bayılmışım,beni doktora götürmüşler sakinleştirici filan yapmışlar,uzun süre baygın halde yatmışım,
kendime gelir gelmez ağlamaya başladım,kimse müdahale etmedi,doktor ağlarsa müdahale etmeyin demiş,tekrar kendimden geçene kadar ağlamışım,ondan sonraki günlerde gözyaşım hiç dinmedi,aradan iki ay filan geçmişti,birgün anneme onlara gitmek istediğimi söyledim,annem önce kabul etmedi ama yalvarmalarıma dayanamayıp bi şartla kabul etti,gideriz ama orada ağlayıp annesini üzmeyeceğine söz verirsen dedi,bende söz verdim ve gittik,bi süre oturduk ama ben kendimi zor tutuyordum ağlamamak için,bak oğlum dedi annesi,biribirinizi ne kadar çok sevdiğinizi hepimiz biliyoruz,ne kadar üzüldüğünüde biliyorum ama senden bir ricam var dedi,kızım son nefesini senin kucağında vermiş,bana son anlarını anlatmanı istiyorum dedi,şaşırdım,nasıl anlatabilirdimki,anneme baktım boynunu büktü,bende onu üzmeyecek şekilde anlattım,ama bi ara karanlıkta bi yere bakıp tüh yaa dediğini anlamadığımı söyleyince,annesi bana sarılıp öyle bi ağlamaya başladıki,bende zaten zor tutuyordum kendimi,ikimizde uzun süre ağladık,
biraz sakinleştikten sonra,artık bu dünyada yaşamam için hiç bir sebebin kalmadığına karar vermeme sebep olan şeyi anlattı,
ogün annesi evlerinde benim çok sevdiğim bir yemeği yapmış,anne demiş bu yemeği ayhan çok sever,bizim yiyeceğimiz kadarını ver ben ayhanlara gidip onunla beraber yiyeceğim demiş,anneside yalnız göndermemek için yakınlarında oturan teyzesinin kızıyla bize göndermiş,yolda gelirlerken teyzesinin kızı,sen biraz bekle bende marketten içecek birşeyler alayım demiş,kaldırımda beklerken bi araba vurup kaçmış,bize yakın oldukları için teyzesinin kızı hemen bize haber vermeye gelmiş o akşam,ve o karanlığa bakıpta tüh yaa dediği şeyde,bana getirdiği yemeklerin dökülmüş olmasına üzüldüğü içinmiş,son anlarını yaşayan birisinin canından daha çok bana getirdiği yemeklerin dökülmüş olmasına üzülecek kadar seven bir kalp varmıdır daha şu lanet dünyada,başkasını sevebilirmiyim artık,aşık olabilirmiyim başkasına,tahammül edebilirmiyim artık saçma sapan şeylerin adını aşk koymalarına,bizim yaşadıklarımız bilemesekte gerçek aşktı,bunu şimdi biliyorum, ama o bilmiyor,birgün birbirimize bir söz vermiştik,hangimiz önce ölürsek diğerimizi cennetin kapısında bekleyecekti,şimdi bende bilmeden yaşadığımız o tarif edilmez duygunun gerçek aşk olduğunu,o aşkı sonsuza kadar yaşayacağımız cennetin kapısında beni bekleyen meleğime anlatmak için,gelmesi için hergün yalvarıp dua ettiğim beni ona kavuşturacak kişiyi bekliyorum,AZRAİLİ

O ÖLDÜKTEN SONRA

bu gün hafta sonu,aşkımla buluşacağız,en güzel elbiselerimi giymeliyim,hangi gömleği giysem acaba,yanakları gibi kırmızı olanımı yoksa gözleri gibi kapkara olanımı,yada kazanın olduğu gün kanıyla üzerine çiçekler yaptığı gömleğimi,ne kazası ne kanı yaa nerden çıktı şimdi offf,ben en iyisi son buluşmamızda başını omuzuma koyduğu o kokan gömleği giyeyim,evet evet bu daha iyi,anne ben çıkıyorum,onamı,
tabiki anne yaa,her hafta sonu kiminle buluşurum ben,iyide neden ağlıyosunki,şimdi gidip annesindende izin almalıyım,günaydın müsade ederseniz kızınızla gezicez biraz,tabi oğlum,ona iyi bak olurmu,bak buda ağlıyor,noluyo bunlara anlamıyorum,koşar adımlarla gidiyorum aşkıma,bu yolda ne kadar uzun,her zamanki gibi bekçi amca karşılıyo beni,hoşgeldin oğlum,oda seni bekliyodu,biliyorum,günaydın aşkım ben geldim,bak hala yatıyo,hemde bembeyaz gelinliğiyle,yanaklarına küçük bir öpücük kondurup uyandırıyorum onu,her zamanki gibi toprak kokuyor meleğim,
uzatıyor kollarını yattığı yerden,tutuyorum ellerinden,tüy kadar hafif,ne kadarda güzel meleğim benim,hoşçakal bekçi amca,bak koskoca adamda ağlıyo,iyi eğlenin olurmu diyor kirli sakallarından süzülen yaşları silerek,
onun en sevdiği yerleri geziyoruz elele,allahım onunla olunca o kadar mutluyumki,bi ara yine gözgöze geliyoruz,bakmamalıydık,yine ağlıycaz,ne kadar ağladığımızı akşam ezanını duyunca anlıyorum,işte bu günde bitti,gitmeliyiz,bekçi amca kızar sonra,hoşgeldiniz iyi eğlendinizmi bari,neler yaptınız bakalım,ağladık akşama kadar,her zamanki gibi ha,evet,hadi meleğim sen şimdi yat,ben haftaya yine gelirim,,birgün diyorum,birgün bende bembeyaz damatlıklarımı giyip geleceğim yanına,kapkara gözlerini açarak yalvarırcasına,çabuk gel olurmu diyor,yakında meleğim çok yakında,biliyorum şimdi iyi geceler öpücüğüm olmadan uyuyamaz bi tanem,yanaklarına bi öpücük konduruyorum,yine o toprak kokusu,geldim anne,hoşgeldin oğlum,ÖLDÜR BENİ ANNE BENDE TOPRAK KOKMAK İSTİYORUM

Üzücü Bi Olay

Adam genç eşini çok seviyor,bir o kadarda kıskanıyordu öyleki iş yerinde yemek verildiği halde,her öğlen o uzun yola rağmen evine gidiyor,eşiyle birlikte yemek yiyordu.Kadın, eşinin sadece yemek yemek için geldiğini düşünüyordu.Bilmediği bir şey vardı eşi kendisini kontrol ediyordu.Bu bilinmeyenle uzun süre birlikte yediler yemeklerini taa ki adam gelipte eşini evde bulamayana kadar.

Kapıyı açıp seslendi eşine ses yok...Odaları gezdi bir bir...yok...yok...yok...Telefona sarıldı hemen.Kapalıydı kadının telefonu.İrkildi birden."korktuğum başıma geldi kesin aldatıyor beni" diye düşündü.........Tanıdığı herkesi aradı ailesi,arkadaşları,aile dostları,komşuları hiç kimse görmemişti kadını saatler geçiyor kadından ses çıkmıyordu.Akşam oldu adam evin içinde ümitsiz ve karışmış düşüncelerle dönüp duruyordu.Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte adam kararını vermişti boşanacaktı avukat arkadaşına giderek dava açtırdı.Kesin aldatmıştı kocasını ve dönmeye yüzü yoktu artık herşey bitmişti.
Eve dönünce eşine ait ne varsa attı resimleri yırttı,elbiselerini yaktı,takılarını karşılıksız verdi bir eskiciye geriye sadece bir sevgililer günü kartı kalmıştı." hep seninim...hep senin kalacağım..."yazıyordu üzerinde.adam nefretle bakarak duvara astı kartı uzun uzun baktı elinde tuttuğu içki kadehini sıktığının farkında bile değildi.Elleri kan içinde kalmıştı ama o görmüyordu bile.
Telefonun sesini duyduğunda ancak farketti elinin acıdığını ve kan içinde kaldığını açtı telefonu

ADAM __ buyrun dedi adam
TELEFONDAKİ __ iyi günler beyfendi ........ beylerin evimi?
ADAM __ buyrun benim
TELEFONDAKİ __ ben ........... hastanesinden arıyorum iki gün önce yaralı bir bayan getirdiler hastanemize henüz bugün kendine gelebildi sizin isminizi öğrenebildik hemen gelebilirmisiniz?

Adam yığıldı olduğu yere yanlış duymuş olabilirmiydi."kesin sevgilisi dövdü" dedi içinden gitmekle gitmemek arasında bocaladı birden sonra "gidip yüzüne tükürmeliyim"diye düşündü.Fırlayıp çıktı sokağa attığı adımların sesini duyuyordu sadece koştu,koştu...Hastaneye ulaştığında nefesi tıkanmıştı danışmadan eşinin kaldığı odanın numarasını öğrendi artık biliyorduki anlatılan doğruydu eşi yaralıydı ama neden?merdivenleri nasıl çıktığını hatırlamıyordu.Kapıya geldiğinde doktorları gördü.Kendisini tanıttı ve eşini görmek istediğini söyledi.Doktorlardan birisi başını öne eğdi "başınız sağolsun eşinizi kurtaramadık dedi adam aldatılmışlığın acısıylamı yoksa sevdiği içinmi bilinmez, bakamadı eşinin yüzüne son kez cenaze işlemlerini bile eşinin ailesine bıraktı.

Aradan 10 gün geçmişti adam iyiden iyiye yıpranmış,çökmüş,sanki hayattan elini eteğini çekmişti devamlı duvarda asılı duran karta bakıyordu o arada kapı çaldı.Genç bir kurye,büyük bir paket bıraktı kapının önüne.Gülümseyerek "doğum gününüz kutlu olsun efendim eşiniz 10 gün önce ayırdı hediyenizi ve bugün için size teslim etmemizi tembihledi.Çok şanslısınız beyfendi dedi ve çıkıp gitti ne yapmalıydı bilmiyordu adam.Açtı kutuyu elleri titreyerek bir kazak vardı en üstte "çok beğenmiştin bu tazağı ama bana elbise alabilmek için vazgeçmiştin bundan güle güle kullan aşkım" yazılı bir kağıt iliştirilmişti bir paket daha vardı kutuda açtı...saatti bu.Yine bir yazı. "eve geleceğin zamanlar,geç kaldığın her dakika ölüm gibiydi.Umarım artık geç kalmazsın" en alttada bir kart vardı.Sanki sonunu biliyormuş gibiydi yazdıkları "son olacak belki belkide hep yanında,hep birlikte kutlayacağız.Bizli nice yıllara aşkım"

Genç kadın,eşi için seçtiği hediyeleri,doğum gününde teslim edilmek üzere bırakmıştı mağazaya dönüşte şarjı bittiği için telefonu kapanmıştı.Yolun karşısındaki kulübeden eşini aramak istemişti merak etmesin diye ama hızla gelen arabayı farkedememişti.

Sen benim gözLerime hiç bakmadınki

Gözlerin kayIyor gözlerimden , sözlerin birer bIçak gibi ; karnIma saplanIyorlar teker teker.
sen anlatmaya devam ederken , ben asLInda seni dinlemiyorum. kokularIn anlatIyor bana gidecegini , simdiden gitmeye basladILar bile.

ellerini bir yukarI, bir asagI hareket ettirirken bile gözlerin yükselmiyor yerden.sürekli aynI kelimeleri seçiyorum cümlelerinden olmadI.olmaz. bir döngü halinde 2
cümlede bir kendilerini tekrar ettiriyorlar , sen benim gözlerime hala bakamazken.

bütün oda dagILmIs , kitaplar yerlerde , yastIgIm kucagImda , bIraktIklarIn ise yatagIn üzerinde duruyorlar ; dokunulmamIs.
kIrIk kapImIn hemen berisinde durup bana bakIyorsun , agzIna gelen her lafI söylerken.

ben seni dinlemiyorum ki ; sadece ileriye geriye sallanIyorum. kokularIn gidisinin yasInI tutuyorum.

uzun bir sessizlikten sonra bir seyler söyle lafInla bozuluyor sessizlik.

ne diyebilirdim ki sana ; ellerim titrerken , ben yastIgIma sarILmIs ileri geri sallanIrken.diyecek gücüm mü vardı ki?

hatta , sana bir gitme diyebilecek gücüm bile yoktu. yastIgI sIkIyordum ben bütün gücümle ve senden kalanlar yatagIn üzerinde duruyordu.

sen beni hiçbir seysizlik ile suçlarken , ben seni dinlemiyordum ki.

sen benim imkansIzLIk larımdan bahsederken , ben seni hiç mi hiç dinlemiyordum.

sen bana küfür ederken ,
ben senin gözlerine son bir kez daha bakmaya çaLIsIyordum.

ki , sanIrIm basarIsIz oldum.
çünkü ; sadece gözlerim anlatabilirdi sana ne oldugunu. ne hissettigimi , neden yaptIgImı , o gün ne olduğunu , kapImI neden kIrdIgImI , neden sürekli tIrnaklarImI yedigimi , neden iç
çektigimi , neden oldugum yerde saydIgImI.

ama sen benim gözlerime hiç bakmadın ki.
hiçbir kelime anlatamazdI sana , seni ne kadar çok geri istedigimi , eskisi gibi.
ama sana dur da diyemedim , gücüm yoktu.
yitiktim , kötü bir sekilde düsmüstüm.
ve bu sefer kaldIran bir sen yoktun.

sen orada senden geri kalanlarI çabucak toplarken , ben yastIgImI IsIrIyordum , ileri geri sallanIyordum. içimden gitme diye bagIrIyordum , gözyaslarIma engel olmaya çaLIsarak.

hala bir sey söylemeyecek misin? derken parçalandI içim , kendimi bir türlü inandIramadIgIm senin gidecegin gerçegini artIk beynim de algILamaya baslamIstI.

ne diyebilirdim ki.
gitme demeye cesaretim ve gücüm yokken ;
hosça kal çIktI agzImdan.

sen benim KIrIk kapImI vurup çIkarken , ben yastIgIma sarILIyordum yere yatIp , kIrILmIs camlarIn üzerine , ilk ve son yas töreni için.

sana , gitme diyecektim.

ama sen benim gözlerime hiç bakmadIn ki..

4 sene birlikte 4 sen ayrı ama son tango yasandı

aslında o kadar emin değilim burada bunu anlatmak belki anlıcaksınız belkide anlamıcaksınız ama genede rahatlıcamı umuyorum.. 20,01,2000 yıl onu nette tanıdım o zaman liseye giden cıtı pıtı bı kız, bense liseyi yeni bitirmiş bir delikanlı oylesıne sohbetler, derken telefonlar mailler mektuplar ve olan oldu bi internet aşkıydı bu ama başlangıcıda kolay olmadı ve 25.05.2000 ona butun hissettiklerimi soyledım... sadece sana izin veriyorum gir hayatıma diyebilmişti.. cünkü ilkkez bunu yaşıyordu ilkkez bir erkek arkadaşım oldu diyordu. utangaçtı ama konuşkandı. derken hergün görüşmeler. aramızda uzak yollar vardı o kırklarelindeydi bense ankarada. biter çabuk biter die düşünmüştüm.
yanılmıştım, haftalar, aylar ve derken yıllar ve onu görmeden gecen tam 2 yıl sadece telefonda gecen 2 yıl dayanamadım kalktım gittim en mutlu ınsanı ben olmuştum dünyanın.. sonra okulunu 1. likle bitirdi. üniversite sınavı derken. İ.T.Ü ing. ögret. kazandı. mutluydu onunla birlikte bende mutluydum. herşey çok olağandı çok güzeldi. rabbim bozmasın diye dua ettim cok kere. 2. sınıftaydı ve yanına cagırıyordu gittim 22.12.2003 1 hafta onunla el ele gözgöze heryerdeydik. istanbul bize dar geliyordu neredeyse. ama çabuk bitti o güzel günler ben tekrar ankara yolcusu otobuste bana el sallarken bilemezdim... onu yıllarca goremeyecegımı.. bir şubat akşamıydı bir telefon almıştı birinden benımle alakası olmayan benı sadece telefondan tanıyan birinden. insanın onu boş olunca atması kolay olur derlemiş ya.. ona ne soyledıyse benı aradı.. muthiş boguktu sesi. bişiler anlatıyordu ama anlamamıştım.. çünkü orada ne oldugunu bilemedim ve bitirdi. 05.02.2004.. bitmişti rüyadan uyanmıştım.. bitirmişti herşeyi.. sonra yıllar yılları kovaladı. askerlik, iş , güç derken 4 sene geçti. mart ayıydı 2008 in. dayanamamıştım hasretine ve bir cesaret mail atıverdim. tek istedigim bir kare fotograftı. direndi olmaz dedi. bir sure boyle ınatlaşma ile gitti. sonra birden beni aradı ve konuştuk tekrar konuşmaya başlamıştık. ama yıllar onu çok değiştirmişti. haberlerini alıyordum ortak tanıdıklarımızdan.. öğretmen olmuştu. o hayallerini tamamlamıştı. herşey bir anda oldu işte.. telefon açtım istanbula gelecegimi ve onu görmek istedigimi soyledım önce tereddut etti. sonra kabul.. 13,05,2008 istanbuldaydım.. o sonra bıraktıgımdan beri baya değişmişti. yada bana oyle gelmişti. işlerimi hallettim ve onu aradım. buluştuk.. yıllar onu hiç değiştirmemişti. dilekolay tam 5 yıldır görmüyordum. konuştuk.. onsuz gecen gunleri tek tek söyledim. sucsuz oldugumu soyledım. herşeyi anlattım. ortaköy camiinin hemen yanındaki cafede. birasını içememişti. ben konuştukca gözlerinden boncuk boncuk yaşlar dökülüyordu.. karşısında sıkıyordum kendimi ağlamamak icin.. cunku yılların 5 yılın özlemi vardı. daha faza dayanamamıştım. ellerini tutuverdim. ve gözyaşlarını silerek şunu söyleyebildim. ""SEN ŞİMDİ AGLIYORSUN BEN 4 SENEDİR AGLIYORUM.. ve sen içimde kapanmayan bi yara oldun. her bir damla gözyaşım yarama akmıştı... ama bilemedim gözyaşlarımın tuzu yaramı dahada dağlamıştı.."" bunu soyleyebildim. ve sonra sonrası dunyada en son duyacagımı soyledı bana.. ""seni çok özlemişim" ama ne fayda..
ben ankaraya geldim sanki hayal gibiydi 13,05,2008 ama aradan gecen o zaman o yıllar.. ona kendi hayatını kurdurmuş. cok sevdigi cocuklarıyla mutlu gordum ya onu.. o duzenını bozamadım. beni kollarınla tekrar sar diyemedim. bir sure daha ankarada konuştuk. internet, telefon, derken onu unutmaya çalışıyorum tekrardan. ama ayrılırken son konuşmamızda internetten. şunu anladım sevgisi biten asla göz yaşı dökmezdi. hıckıra hıckıra o aglaması.. son sözü bana şu olmuştu... """seni herşeyden çok sevdim ben"

EWET BİRTANEM BENDE SENİ HERŞEYDEN ÇOK SEVDİM. VE SEVİYORUM DA

biliyorum oda suan cok uzgun ama ben onu tekrar uzmek ıstemıyorum. yıllar senı hep aynı bıraksın bıtanem...

YEŞİL GÖZLÜM.. ÖMRÜMÜN VARI.... EY HAYAL...

çok kısada olsa bunu sizlerle paylaşmak en azından altında hala ezildiğim bu yuku bıraz hafifletmek istedim.

aşkım gözümün önünde kaza geçirmişti

bundan tam 2 sene önceydi 17 yaşındaydım onu sewmeye başlamıştım onunda bana olan davranışlarından beni sewdiğini anlamıştım bunu çok belli ediyordu aradan 2 ay geçti beni bi yere götürmek istediğini söylemişti bende gitmek için can atmıştım ve nereye gideceğimizi sordum sürpriz dedi gideceğimiz yere yaklaştığımızda gözlerimi kapatmıştı yumuşacık dünyadaki en güzel ellerle kendi elleriyle kapatmıştı gözlerimi oraya wardığımızda gözümü açtı ve bak dedi gittiğimiz yer aşıklar tepesiydi bi kaç dakika o tepeyi seyrettikten sonra aşkımın gözlerine baktım oda bakmıştı bana ayrılamıyordum gözlerinden o gün bi daha gelmicek sanıyordum bi daha gözlerine bakamıcağımı düşünüyordum ve tam o sırada bana seni çok seviyorum seninle birlikte aşkı son damla kanıma kadar son nefesimi verene kadar yaşamak istiyorum dedi bende ona nefesin son bulmayak kanın son damla olmayacak çünkü bende seni seviyorum dedim onunla olduğum her saniye elleri elimdeydi söylediği her kelime ayrı bi güzeldi en can alıcı noktası bana olan masum bakışlarıydı herşeyi yaşamaya hazırdım onu gözümün gördüğü her yerde buluyordum ve bigün benim en yakın arkadaşlarımdan biri bizim aramıza girmeye başladı bana onun hakkında kötü şeyler söylüyordu ben inanmıyordum aşkımada benim hakkımda kötü şeyler söylüyordu oda inanmıyordu arkadaşım ayıramıyordu bizi sonra bi gün aşkımla yine o tepeye gitmek istedik bunu duyan arkdaşım bi yerden bi şekilde bi araba bulmuş ve tepeye çıkmış bizi beklemiş orda tepeye ilk çıktığımızda hiç bişey söylemeden birbirimizin gözlerine dalmıştık tam o sırada arkadaşım o arabayı çok hızlı bi şekilde sürerek aşkıma çarpmıştı gözleri bi anda gözlerimden kaybolmuştu kendimi ölmüş hissediyordum o benim aşkımdı waçgeçilmezimdi geçirdiği kazadan sonra 1 ay kadar hastanede yatmıştı her anım onun yanında iyileşmesi için dua etmekle geçti sonra doktordan durumunu öğrenmek istedim ve doktorun yanına gittim sordum doktora aşkım iyileşecek mi diye doktor bana artık onun tedavisi burda mümkün değil onu istanbula sevketmemiz lazım ama bu durumda yaşama ihtimali hiç yok denecek kadar az demişti duyduğum milyonlarca kelimelerden an acı vereniydi aşkım istanbula gidiyordu ben burda kalıyordum onunla gidemiyordum 2 yıl ondan haber alamadım onu çok aradım ama bulamadım bana aşkını itiraf ettiği gün bi mesaj gelmi telefonuma numara onundu ama mesajı yazan annesiydi mesajda aynen şu yazıyordu:AŞKIN 2 YIL BOYU SENİ BEKLEDİ SENİN ONU ARADIĞINI BİLİYORDUM VE ONA SÖYLEMEDİM BENDEN SÖZ İSTEMİŞTİ EĞER ÖLÜRSEM BUNU AŞKIMA ONA OLAN SEWGİMİ AÇIKLADIĞIM GÜN SÖYLEYİN DİYE ANNESİ OLARAK BUNU YAPMAK ZORUNDAYIM ewet msjda aynen bu yazıyordu ben onun öldüğüne inanmamıştım onu toprağa teslim edinceye kadar son kez onunlaydım onu sürekli ziyarete gidiyorum ve mezarı hiç görmediğim babamın mezarının yanında ve ziyarete gittiğim gün iki acıyı birlikte yaşıyorum ondan sonra sewmeyi kendime haram kıldım kimseyi sewmedim sewmemde

19 Eylül 2008 Cuma

bir tek senin için ağladım

Seni okulun son günlerinde tanımıştım.dünyam bi anda senin eksenin
etrafında dönmeye başlamıştı.sen ise bundan habersiz artık sana nasıl bağlanmışsam ailem arkadaşlarım bende bişeyler olduğunu farketmiş aşık olduğumu anlamış ama kime olduğumu bilmiyorlardı taki ikimizinde ortak arkadaşı bana o soruyu sorana kadar ''EMİNE'den hoşlanıyormusun''
o an yüzüm kızardı ne yapacağımı bilemedim evet hoşlanıyordum ama son 2 haftamızdı neden daha önce karşılaşmadık ki seninle o zaman daha farklı olurdu herşey ama şimdi ise sen başka bi şehire ben başka bi şehire gidecektim.evet dedim hoşlanıyorum hemde öyle basit bişey değil bu bambaşka bişeydi artık geceleri uyumaz seninle beraber geçireceğim günleri hayal etmeye başlamıştım.yemek yemez su içmez olmuş tek isteğim sendin
zaman daralıyor ne yapacağıma karar verememiştim.arkadaşımız sana söylemiş ve sen olmaz öyle bişey demişsin.bi anda dünyam karardı ve arkadaşım asla vazgeçme dedi bende öyle yaptım seni sevmekten vazgeçmedim senin için ailemde uzakta senin olduğun şehirde işe başlamıştım.talihsizlik bu olsa gerek sense başka bi şehire staj yapmaya gitmiştin usanmadım 45 gün dedim sonunda geleceksin dedim.ve ilk seninle telefonla konuşmamız ayrı şehirlerde olsak bile duygularımı bil istedim ama sen böyle bişeye hazır değilim
dedin.yüz yüze konuşmak için şafak sayar gibi bekledim seni amacım seni sevdiğimi o koskoca şehirde haykırmak istiyordum yanında belki bu faydalı olurdu.ama talihsizlik hep bizi buldu siz ailece staj yaptığınız şehire göç etmiştiniz bu nasıl bişey bu ne şanssızlık artık resimlerinle bakıp resmine hitap ediyordum.hani ara sıra mesajlaşırdık ya sen hep mesafeyi koyardın ben onlara bile razıydım senden gelecek bir boş mesaja bile ümitleniyordum delice sevmek bu olsa gerek senden bi karşılık beklemeden sevdim seni.bak yine efkarlandım sigara içiyorum hiç sevmezdin ben ise bırakıcağımı söylerdim bırakamıyorum sen yoksun çünkü yanımda sen olsan yanımda sana zarar vermemek için içmezdim bu illeti.ve geldin ankaraya ben deli divane olmuştum bi anda buluşacağımız günü konuşmuştuk ilk buluşmamız ve benim üzerime düşen büyük bi yük vardı ama sorun değil senin için taşırım
beni sürekli hatırla diye zamanının her anında ben olayım diye saat almıştım.o gün bambaşka biri olmuştum buluşacağımız cafeye 2 saat önceden gidip konuşacaklarımızı düşünüyordum ve geldin 8 ay sonra ilk kez seni karşımda görünce elim ayağıma dolaştıve başladık konuşmaya havadan sudan memleketlerden ailelerden.sıkılmış ve ya sonucu belirtmek için''artık bizim meselemize gelsek demiştin'' ve bende seninle gayet ciddi düşünüp seninle bir
ömrü paylaşmak isteğimi söyledim sen ise o kadar kısa ve kesin olarak konuştun ki böyle bi şeyi hiç düşünmedim düşünmüyorum dedin o cafe başıma yıkıldı sandım.eve gidene kadar başımı kaldırıp sağıma soluma bile bakamadım telefonum çalıyor ama arayanın ne önemi var sen olmadıktan sonra başımı yastığa koyduğum anda gözyaşlarıma hakim olamıyorum neden diye soruyordum
neden gecenin saat 3ü olmuştu halen ağlıyordum.maalesef devamını yazamıyacağım ilk defa evet ben bir tek senin için ağladım şuanda bile içimdeki duyguları yazamaz oldum yine aklımda sen varsın hepte olacaksın zaten bunu sakın unutma erkekler ağlamaz deme sakın ben bir tek senin için ağladım seni nasıl sevdiğimide bir çok kişi biliyordu burda forum sayfasında da paylaşmak istedim.

okuyan arkadaşlardan yorum yapmalarını bekliyorum mümkün olduğu kadar kısa tuttum gerçek yaşadığım aşk hikayem

Aşkın Gözü Neden Kördür Biliyormusunuz ?

Duyguların Yorumu Hikayesi
Uzun zaman önce, dünya yaratılmadan, insanlar dünyaya ayak basmadan önce,

iyi huylar ve kötü huylar ne yapacaklarını bilemez vaziyette dolanıyorlarmış.

Bir gün, toplanmışlar ve her zamankinden daha sakin oturuyorlarken Saflık ortaya bir fikir atmış:

"Neden saklambaç oynamıyoruz?"

Ve hepsi bu fikri beğenmiş, ve hemen çılgınlık, bağırmış:

‘’Ben ebe olmak ve saymak istiyorum, Ben ebe olmak istiyorum!" ve başka hiç kimse Çılgınlığı arayacak kadar çıldırmadığı için, Çılgınlık bir ağaca yaslanmış ve saymaya başlamış, 1, 2, 3 ....Ve Çılgınlık saydıkça,iyi huylarla kötü huylar saklanacak yer aramışlar.

Şefkat Ay'ın boynuzuna asılmış;

İhanet çöp yığınının içine girmiş;

Sevgi bulutların arasına kıvrılmış;

Yalan bir taşın altına saklanacağını söylemiş ama yalan söylemiş çünkü gölün dibine saklanmış;

Tutku dünyanın merkezine gitmiş;

Para hırsı bir çuvalın içine girerken çuvalı yırtmış.

Ve Çılgınlık saymaya devam etmiş, 79, 80, 81, 82.....

Aşkın dışında bütün iyi huylar ve kötü huylar o ana kadar zaten saklanmış.
Aşk, kararsız olduğu gibi, nereye saklanacağını da bilmiyormuş..

Bu bizi şaşırtmamalı çünkü hepimiz Aşkı saklamanın ne kadar zor olduğunu

biliriz.Ve Çılgınlık 95, 96, 97... ya gelmiş ve 100'e vardığı anda, Aşk sıçrayıp güllerin arasına girmiş ve saklanmış.Ve Çılgınlık bağırmış :

"Sağım solum sobedir, geliyorum!", ve arkasını döndüğünde, ilk önce

Tembelliği görmüş, o ayaktaymış çünkü saklanacak enerjisi yokmuş. Sonra Şefkati ayın boynuzunda görmüş,ve İhaneti çöplerin arasında, Sevgiyi bulutların arasında, Yalanı gölün dibinde, ve Tutkuyu dünyanın merkezinde, hepsini birer birer bulmuş, sadece biri hariç.

Ve Çılgınlık umutsuzluğa kapılmış, en son saklı kişiyi bulamamış, derken

Haset, bulunamadığı için haset duyarak,Çılgınlığın kulağına fısıldamış:

"Aşkı bulamıyorsun, O güllerin arasında saklanıyor."Ve Çılgınlık çatal şeklinde tahta bir sopa almış, ve güllerin arasına çılgınca saplamış,saplamış, saplamış, ta ki yürek burkan bir haykırma onu durdurana kadar. Ve haykırıştan sonra, Aşk elleriyle yüzünü kapayarak ortaya çıkmış, ve parmaklarının arasından gözlerinden iki sicim gibi kan akıyormuş, Çılgınlık Aşkı bulmak için heyecandan Aşkın gözlerini çatal sopa ile kör etmiş.

"Ne yaptım ben? Ne yaptım ben?’’ Diye bağırmış.

"Seni kör ettim. Nasıl onarabilirim?" Ve Aşk cevap vermiş,

"Gözlerimi geri veremezsin. Ama benim için bir şey yapmak istersen, benim kılavuzum olabilirsin."

Ve o günden beri, Aşkın gözü kördür ve her zaman Çılgınlık yanındadır..."

AŞkim O Benİm HerŞeyİm Dİ

ArkadaŞlar Bu Anlatcam Olaylari Allah HİÇbİr Sevenİn BaŞina Vermesİn Bİraz Uzun Olabİlİr Belkİ Ama Nolur Sonuna Kadar Okuyun 16 YaŞindaydim Bİr Cumartesİ GÜnÜ Msj Geldİ Kizilayda BuluŞalim Gezelİm Dİe Bİ ArkadaŞ Msj AtmiŞti Saat Bİr Gİbİ BuluŞtuk 4 Erkek ArkadaŞ Bİ Cafe Ye Gİttİk Oturduk 3 Tane Kiz Geldİ Onlarda Tam KarŞimiza Oturdulular Bİz Nargİle İÇİyoduk Bİraz Kafayi İyİ Yapiyo Nargİle BaŞim Bİraz DÖnÜyodu Ben Tuvalete Gİtcem Dedİm Kalktim YanliŞlikla GÖrmemİŞİm Levhayi Kizlar Tuvaletİne Gİrdİm Kapidan Gİrdİkten Sonra Hemen Kizlar Tuvaletİ Oldugunu Farkettİmtam Çikiyodum Çikarken Onu GÖrdÜm KarŞimiza Oturan Kizlarin En GÜzelİ
Bana Napiyosun Burasi Kizlar Tuvaletİ Dedİ Kusura Bakma Dalginim Dedİm Ve Çiktim Ordan Tuvalete Gİttİkten Sonra ArkadaŞlarin Yanina Gİdİp Oturdum Bu Olaydanda Bahsetmedİm Kiz Geldİ Oda Oturdu O Bana Bakiyodu Ben Ona Bana Bakip Bakip GÜlÜyodu Bana ArkadaŞlar Anladi HoŞlandiĞimi Ona BaktiĞimi Dalga GeÇmeye Fln BaŞladilar Ama Benİm Umrumda DeĞİldİ Ben BÜyÜlemİŞtİm O Benİ BÜyÜlemİŞtİ Uzun SÜre Baktim Ve Bİlmem Bendekİ Belkİde Bİ Umut Gİdİp KonuŞamiyodum Yaninda ArkadŞlari Vardi Utaniyodum Kalkip Gİtmesİnİ Seyredecektİm Ama Ona İlk GÖrÜŞte AŞik Oldum Onu Kaybetmek İstemİyodum Tuvalete Gİttİm Oda Belkİ Gelİr Umuduyla Fazla Bİ Umudum Yoktu Ama Geldİ Ve Bana Hala GÜlÜyodu Yİnemİ Kizlar Tuvaletİne Gİrmeyİ DÜŞÜnÜyosun Dİe Ben KonuŞamiyodum Sadece Ona O GÜzel YÜzÜne Ela GÖzlerİne Bakiyodum Cesaretİmİ Topladim İsmİnİ Sordum Ela Dedİ Oda Bana İsmİmİ Sordu O An Belkİde Benİm Hayatimda Bİ DÖnÜm Noktasimiydi Neydİ Bİlmİyorum Bİrden Geldİ Ve Ondan Çok HoŞlandigimi SÖyledİm O BÖyle BİrŞey SÖyleyecemİ Beklemİyodu Çok Utandi YÜzÜ Kizadi Ben Tanimadigim KİŞİlerle ArkadaŞlaik Yapmam Dedİ Hayallerİm Yikildi Tam Gİdİyodum Kİ Dur Dur Şaka Dedİ Aslinda Bende Senden HoŞlandim Ama Bu Olay Aceleye Gelmez Dedİ Ondan Sonra HergÜn HergÜn BuluŞtuk O Benİm AŞkimdi Artik Onun İÇİn ÖlÜrdÜm TaniŞali 2 Sene GeÇmİŞtİ HergÜn HergÜn BuluŞuyoduk Artik Aİlelerİmİzde ÖrenmİŞtİ Kizarlar Dİe Çok KorkmuŞtuk Ama Onlar Da KarŞi ÇikmamiŞlardi Ben Ona Okadar BaĞlanmiŞtimkİ Bİ An Bİle Onsuz Olmayi DÜŞÜnemİyodum Onsuz Olmayi DÜŞÜnmeye Cesaret Edemİyodum Lİseden Çiktim Son Siniftaydim Herzamankİ Yerde Yİne BuluŞcaktik Dershaneyİ Asip HİÇ BÖyle Yapmazdi Gelmedİ Cebİnİ Ariyodum Caliyodu Ancak Acmiyodu Benİm İÇİmde BÜyÜk Bİ Korku Vardi Anlatilmaz Bİ Korku AkŞama DoĞru Telefonum Çaldi Elanin Çok Yakin Bİ Kiz ArkadaŞi Berkay Sana Aİt Bİ Emanet Var Bende Gel Al Dedİ Ve Ben Ne Oldugunu Anlamadan Gİttİm Bİ Mektupverdİ Bana Aldim Berkay Bunu Ela Bana Verdİ Sana Vermemİ İstedİ Çok ÜzgÜndÜ AĞliyodu Berkay Çok ÜzgÜndÜ Bİ Derdİ Var Onunla KonuŞ Ben Konumaya ÇaliŞtim BİŞey SÖylemedİ Dedİ Çok Korktum Noldunu Anlamdim Mektubu Okumak Aklima Gelmedİ O An Şoktaydim Acaba Noldu Dİe Evİne Gİttİm Kİmse Yoktu Babannesİne Gİttİm Babannesİ Bana AĞlayarak Ela İntar Ettİ Hastaneye Kaldirdilar Dedİ Ben Yere Serİldİm Dİzlerİmİn Bagi ÇÖzÜldÜ Kendİmİ Toparlayip Hastanenİn İsmİnİ ÖĞrenİp Gİttİm Annesİ Babasini GÖrdÜm Babasi AĞliyolardi Annesİ OĞlum O Senİ Çok Sevİyodu Nİe BÖyle Bİ Delİlİk Yapti Dedİ Ben Durumunu Soracakken Onu Kaybettİklerİnİ SÖyledİler Onlarda Aykata Duramiyoladi PerİŞanlardi AĞliyolardi Benİm Gİbİ Benİm Hayallerİm Yikildi Hayatimin AŞkini KaybetmİŞtİm Çok BÜyÜk Bİ BoŞluktaydim Ne Yapcami Bİlmİyodum Nereye Gİdecemİ Bİlmen Çiktim DiŞarda Bİ Banka Oturdum Elİmİ Cebİme Attim Mektup Aklima Geldİ Mektupta ŞÖyle Yaziyodu AŞkim Nolur AĞlama Sen Benİm HerŞeyİmsİn AĞlama Dayanamam Evet Sen Bunu Okudugunda Bensİz Olacaksin Ama Ben Hep Senİnleyİm Bunu Unutma Sana Layik Bİrİ Olamadim Hatirliyomusun Sen Bundan 2 Ay Önce 1 Haftalina Yoktun Bİ Hafta GÖrÜŞmedİk Ben Ozaman Senİ Üzecek BİŞey Yaptim Kizma Bana Bİ BaŞkasiyla TaniŞtim Benİ Evİne Davet Ettİ Gİttm Senden Habersİz Gİtmeseydİm Ama Gİttİm Bana Naptini Bİlmİyorum Ama Uyandigimda Yanimda Sen Yoktun O Vardi AĞladim Sana Bellİ Etmemeye ÇaliŞtim Ama Ben Senİ Aldattim İstemeyerek SÖylİyecektİm Ama Benİ Birakmandan Korktum SÖleyemedİm Ben Bİ Delİlİk Yaptim AŞkim Kendİme Kiydim Bİle Bİle Senİ Seve Seve Senİn Yikilacagini Bİle Bİle Kiydim Ama AŞkim Sana Olan Sevgİm HİÇ Bİtmeyecek Ne Bu DÜnyda Ne Cennette Ne Cehennemde Ben Senİ Hep Sevecegİm Bebek Gİbİ Seenden İstedĞİm Benİ Hatirla Demİyorum Ama Benİ Unutma BaŞkalarini Sev AŞkim Noluur Bİtanem ÜzÜlme Nolur Nolur AĞlama... AŞkim Aİlem Bİlmesİn Nolurrrrr Onu Kaybettİm Arada 2 Ay GeÇtİ Ondan Sonra Çok Ölmeyİ İstedİm KalkiŞtim Kİm Kİm Bu Çocuk Kİm Bulamadim Çok Caresİzİm Ben YaŞamak İstemİyorum Napmaliyim Napiyim Ben ArkadaŞlar Hayattan Sogudum Hepİnİz Hakkinizi Helal Edİn

18 Eylül 2008 Perşembe

Ve AŞK Ortada KaLdı...!

Gecenin karanlığında evlerinde bulunan insanları bir anlık rahatsız eden siren sesi, adamın sürekli kulaklarında çınlıyordu. Siren sesi ile dolan kıvrımlarında beyninin hatıralar, şaşkınlık, hüzün, umut, umutsuzluk, güçsüzlük bir o yana bir bu yana çarpıyor ve siren sesleri ile yine çıkıp gidiyor ve yeniden geliyordu.
Bir 17 sene öncesi idi, insanların sürekli ayaklarına baktığı ayakkabı mağazasında çalışırken ilk defa birisinin gözlerine bakıyor ve ilk defa birisinin gözlerinde kalıyordu. Bir çift göz bu kadar sıradan olduğu halde bu kadar özel nasıl olabilirdi acaba. Bu kahverengi gözler başka hiç kimse de bu kadar anlamlı bakamaz, başka hiç kimse de bu kadar güzel olamazdı. Karar verdiğinde bu kızın kahverengi gözlerinin kendi görüntüsü ile kapanmasına daha 19 yaşındaydı ve ne olursa olsun bu kız kendi hayatının bir parçası olacaktı. Ayakkabı öyle sık alınan bir şey değildi, bu kız da ilk defa bu dükkâna gelen bir müşteri idi. İzlemeliydi, peşinden koşmalı idi, uğraşmalı idi. Öyle de oldu, izledi, uğraştı, peşinden koştu ama nihayet istediği oldu. Artık arada bir ürkek adımlar onları birbirine kavuşturuyor, o kahverengi o dünyalar güzeli gözler bir o kadar masum, bir o kadar bağlı ve bir o kadar da ürkek bakışlarını arada bir adamın üzerinde arada bir cevrede dolaştırıyor, başka gözlerin onu tanımasından ürkerek, bu adamın yanında hep kalmak isteyerek ama içinde bulunduğu o anda onunla görünmek istemeyerek bakıyordu dünyaya.
Her şey ne kadar güzeldi, ve ne kadar daha güzel kalmasını sağlamak onların ellerindeydi. Evlenmeliydiler. Adam ilk evlilik teklifini Üsküdar’da deniz kenarında mütevazi bir bankta:
“BU DENIZIN UZERINDE PARLAYAN IŞIKLAR KADAR INSAN VAR BU ŞEHIRDE, DALGALANDIKÇA DENIZ KİMİ BIRLIKTE YANAR BIRLIKTE SÖNER, KİMİ AYRI AYRI YANAR SÖNER. BENİM IŞIĞIM TEKTİ BUGUNE KADAR BU DENIZDE, KÂH YANDI KÂH SÖNDU, KÂH AĞLADI KÂH GÜLDÜ, BİR GÜN BENİM IŞIĞIM SENİN IŞIĞINI GÖRDÜ, EĞER SEN DE KABUL EDERSEN, SEN DE BU IŞIKLARI BİRLEŞTİRELİM DERSEN…”
“Evet” demişti kız ve o akşam o denizde parlayan binlerce ışık onlara şahitlik etmişlerdi. Deniz dalgalandı, iki ışık yan yana geldi ve el ele parladı. Ne beklendiği gibi bu evliliğe karşı çıkan oldu, ne de umutsuz ask filmlerindeki gibi içkiye düşen bir koca ya da kor olan bir kadındı bu evliliğin geleceği.
Hayalleri vardı birlikte en fazla iki çocuğun sığabileceği hayalleri ve bir ev panjuru olmayan, geniş olmayan ama kendilerinin olan ve bir araba bu iyi adamın ayaklarını yerden kesecek olan ve bu güzel kadını mutlu edecek olan. Olmasa da olurdu bu ev ve bu araba. Kadın ve adam yine mutlu idiler, yine de inat mutlu olacaklardı.
Yıllar geçti, adam kendi kendine 17 sene kadar olmuş bu yıllanmış hikâyenin nasıl hala bu kadar canlı nasıl hala bu kadar güzel olduğunu merak ediyordu. Asıl merak ettiği bu zamanlara kadar bu hikâye nasıl bu kadar güzel süregelmiş ve hala da sürmekteydi. Ne kadar şanslı bir adamdı. Ne güzel bir karısı vardı, ne iyi idi. Onu ne kadar çok seviyordu. Bunca senede çocukları olmamıştı, olamamıştı ama olsun, birbirlerine kari koca birbirlerine çoluk çocuktular. Bir evleri vardı kendilerinin ve bir de araba değil ama motosikletleri vardı ayaklarını yerden kesen.
17 sene geçmişti ne kadar mutlu idi kadın. Kendisini bir kez bile incitmemiş bir koca, kendisini delice sevmiş bir eş, ve delice sevdiği bir eş. 17 yıl olmuştu, hala ilk günkü gibi heyecanlanırlardı birbirlerini gördüklerinde, hala sarılırken birbirlerine 17 koca yılın etkisi ile 17 kat daha hızlı çarpardı kalpleri ilk sarılmalarında attığından. Hala arada bir yıllar önce durdukları sahilden denize bakar kendi ışıklarını ararlardı el ele. 17 koca yılın her anında adamın gözlerinde kadın ve kadının gözlerinde adam oldu, aşk oldu.
Hava soğuktu, soğuk bin iğne gibi saplanıyordu adamın vücudunun her yerine, beynine dolan siren sesleri ile birlikte. Gözlerinden akan yaşlar ara sıra gözlerini buğulasada adam yine de ambulansın ardından hiç ayrılmıyor, ambulans hızlandıkça hızlanıyor, yavaşladıkça yavaşlıyor ama bir an olsun bırakmıyordu peşini. Uzundu yollar uzaktı hastane, çelik gibi soğuktu hava. Ambulansın geçtiği yerlerde insanlar pencerelerinden izliyorlar olan biteni görüyorlardı ama gerçekte olan biten çok farklı idi. Uzundu yollar uzaktı hastane.
Hâlbuki o akşamda her akşam olduğu gibi idi, adam televizyon karşısında kadın banyoda idi, az sonra çıkacaktı kadın banyodan saçlarından suları aka aka, yüzünden gülücükler saça saça, gelecek kocasının yanağından öpecek, adam onu koklayacak ve hep yaptığı gibi sımsıkı sarılacaktı.
Banyo sıcaktı, az kalmıştı kadın çıkacaktı, bir sabun kaydı, kadın üzerine bastı, ayağı kaydı her yer karardı. Bir gürültü geldi banyodan, adam seslendi, ses gelmedi, adam seslendi cevap yoktu, acele ile kalktı adam banyoya koştu, yerler kaygandı ve o yerde kadın boylu boyunca uzanıyordu, banyoda kan vardı. Adam kadının kafasına havlu bastırdı, olmadı elini bastırdı olmadı, kadının gözleri açıktı ve o gözlerde hala adam vardı. Kalktı adam telefona sarıldı, uzundu yollar uzaktı hastane.
Belki dakikalar belki saatler belki asırlar geçti, adam anlamadı. Ambulans geldi, kadını aldı, adam geride dondu kaldı, bir karışıklık oldu ambulans gözden kayboldu, deli gibiydi adam, adamın bir motosikleti vardı. Motora atladı, ambulansı yakaladı, ambulans hızlandı o hızlandı, ambulans yavaşladı o yavaşladı. Uzundu yollar, uzaktı hastane. Ve çelik gibi soğuktu hava, adamın üzerinde sadece atleti vardı.
Az kalmıştı hastaneye, hemen bir iki ışık sonra idi. Ambulans hızla yollara daldı, arkasında motosikletli adam vardı, ambulans biraz daha hızlandı, adamın gözlerinde yaslar vardı, buğulu idi ambulans buğulu idi yollar, adam bir ana yola daldı, motorun tekerleri kaydı, uzaklaştı ambulans, buğulu idi yollar, o kalabalık yolda buğulu bir araba adama çarptı. Adamın gözlerinde son bir kez kadın parladı ve kapandı.
Nihayet ambulans hastanede idi, acele ile arka kapı aralandı, kadın çıkarıldı. Sedye acile sürülürken kadın son bir kez havaya baktı ve o gözlerde bir adam parladı ve kapandı.
O sırada denizde bir çift ışık birlikte dibe daldı ve aşk ortada kaldı…

telefonla tanışmıştık

Telefonla tanışmıştık.Bana yanlışlıkla mesaj atmıştın akşam saat 12.00’ydi tam.Hiç unutamadım o gün….
Ben sana beni rahatsız etmeyin dedikçe sen üzerime düşüyordun.Nitekim başladı büyük aşkımız..Tanıştıktan 5 ay sonra askere gittin.Asker yolu bekliyordum.Her fırsatta beni arıyor sesini duymadığım gün zaman geçmiyor diyordun hatırlar mısın.askerde 4. ayın dı ben senin ailenle arkadaşlarınla devamlı görüşüyor konuşuyordum.Annen beni çok seviyor düğün hazırlıkları yapıyordu.Babanı kaybetmiş olmandan dolayı annen üzerine bir kat daha fazla düşüyordu.Arkadaşınla konuşurken onun benden hoşlandığını anlamaya başlamıştım.Ve hemen onunla görüşmemize son verme kararı aldım.O bunu hissetmiş olacak ki senin hakkında açıklamalar Yapmaya başladı.Ve senin benimle birlikte iken 2 kişi ile daha görüştüğünü söyledi…İnanamadım.Hemen sana sordum.Askerdeydin seni üzmek istemiyordum ama bu soru beynimi kemiriyordu.Sen reddetmiştin yalan demiştin.Bende sana inandım.Bir gün mesaj geldi.Mesajda ‘Selam Suna nasılsın yazıyordu’ bu isim bir yerden tanıdık geliyordu.Evet hatırlamıştım Suna arkadaşının söylediği isimdi yani beni aldattığın kızın ismi..Seni dinlemedim hiç çünkü her şey ortaydı aldatıyordun beni.Sen tek bir açıklama yapabildin.Ben seni hiç aldatmadım.O bana seni kimse benim kadar sevemez,sende kimseyi beni sevdiğin kadar sevemezsin demişti artık seni deliler gibi sevdiğimi seninde beni aynı şekilde sevdiğini söyleyecektim. Demiştin.ama ben inanmadım haklıydım da ona o mesajı atman çok büyük bir hataydı.nitekim ayrıldık seninle.Çünkü aldatma asla affetmeyeceğim tek olaydı.Seni çok seviyordum kendi aramızda nişanlanmıştık.Çalıştığım ortamda bana takılanları devamlı tersliyor onları gördüğüm zaman yolumu değiştiriyordum Bir defa görüştük sen buraya gelmiştin o günü hiç unutamıyorum.Biliyor musun seninle gittiğimiz yerlere eşimle gittik birkaç defa benim rahatsızlığımı anladı gidemiyorum baktığım her yerde sen geliyorsun gözlerimin önüne..Evet ben senden ayrıldıktan birkaç ay sonra o sinirle evlendim.Unuturum sandım.Sen hiç inanmamıştın evlendiğime nişanlıyken arıyor inanmıyorum demiştin.Taki arkadaşlarımdan duyana kadar.Tehdit etmişin beni düğün günü kaçırırım askerliği yakarım demişsin.ben evlendiğimde askerden gelmene tam bir ay vardı.Ben temmuz da evlendim sen ağustos da askerden geldin.Dediğini yapmışsın düğün tarihimi öğrendiğin gün askerden kaçmışsın ama yakalanmışsın benim yüzümden ceza almışsın.Kıyamazdım ben sana..Neyse o bir ay sana bir yıl gibi gelmiş.İntihar etmişsin kollarında adım yazıyormuş…Ben evlendikten sonra seni çok terslemiştim artık seni sevmiyorum evlendim ben dedim.Sırf benden nefret et diye sen bana yetmezdin ben zengin bir aile de büyüdüm şimdi de zengin birisi ile evlendim demiştim.Ama dediğim hiçbir şey bana karşı duygularını değiştirmiyordu.Yalvarıyordun bana arkadaş olarak bari görüşelim ben senin sesini duymadan yaşayamam diyordum.Senden kurtulmanın tek yolu hattımı değiştirmekti ve değiştirdim de.Yıllar sonra kuzenim ile konuşurken senin öldüğünü söyledi..O seninle görüşme devam etmişti.İnanamadım belli etmemeye çalışıyordum ama dünya başıma yıkıldı.telefonu kapattım ve senin numaranı çevirdim çevirdim ama arama tuşuna basamıyordum.Ama öğrenmeliydim.Neyse aradım telefonu çalıyordu açmayacaksın diye öylesine korkmuştum ki ama açtın efendim dedin ben alo dediğimde adımı söyledin sen sensin dedin unutmamıştın sesimi alo dememden tanımıştın.Anlattım kuzenim böyle böyle dedi diye.Sende ölümden döndüm dedin.Aşırı alkolden dolayı mide kanaması geçirmiş günlerce hastahane de kalmışsın…kemik erimesine yakalanmışın.neden böyle oldun dediğim Üzülmeni istemem ama senden sonra kendimi toparlayamadım dedin..konuşmuştuk bana göre arkadaşca sana göre sevgiyle..ve birgün bana sana bir şey soracağım ama kızmandan çekiniyorum dedin söz vermiştim kızmayacağım demiştim.bana
Yarınımı düşünmeden seni yaşamak istiyorum ne kadar inkar etsen de sende beni seviyorsun demiştin..
Bense hayır böyle birseyi nasıl söyleyebilirsin diye çok kızmıştım sana.Sonra görüşmemize son verdik bir şekilde konuşmamız tekrar başladı arkadaş olarak bu konuşmalarımız birkaç gün sürüyordu..Benden özür dilemiştin.Anlıyordum hala umudun vardı evlenmemiş beni bekliyordun ben bekleme dediğim de umutlarım beni ayakta tutan onları da alma elimden diyordun..ben sana devamlı evlen evlilik çok güzel diye ısrar ediyordum sense annem yetiyor sen bari yapma diye adeta yalvarıyordun bana..bir gün bana sakın mesaj atma dedin bende dediğini yaptım ama merak etmiştim tam 10 gün sonra sana mesaj attım beni aradın ve dediğin şey şuydu
EĞER BENİM MUTLU OLMAMI İSTİYORSAN BİR DAHA MESAJ ATMA ŞU AN YANIMDA EŞİM VAR YARIN SENİ ARAR VE ANLATIRIM HERŞEYİ DEDİN.
Dünyam yıkıldı kulaklarıma inanamadım..Ertesi gün düşünmüştüm açıklama yapacak bir şey yoktu ne güzel benim istediğim olmuştu evlenmiştin bende sana mesaj attım çok sevindim bana açıklama yapmana gerek yok lütfen arama beni dedim..Şimdi nerdesin evli misin bekar mısın bilmiyorum.
Hani sana hep evliliğim çok güzel diyordum ya yalan söyledim hiç güzel gitmiyor.Beni burada tutan tek şey bebeğim.Eşimin annesi tarafından duyduğum hakaretler beni hayattan soğuttu.Eşim beni seviyor ama benim isteklerime çok duyarsız kalıyor..
Sana asla açıklayamadığım gerçekleri şimdi buraya yazıyorum.
Ben seni sevmekten hiç vazgeçmedim.bi hata yaptım evlendim kabul ediyorum ama seninle görüşerek bu hatamın bedelini çocuğuma ödetemezdim.çok ağladın çok üzüldün biliyorum.İnan bende çok üzüldüm ama hadi dedim ya aldatılmak asla affetmeyeceğim tek şey diye.İşte o yüzden kendime yapılmasını istemediğim şeyi başkasına yapmadım.Ben mutlu değilim şimdi sırf çocuğumun ve babasının mutluluğu için yaşıyorum..

Müthiş Bir Yazı Hepsini Okuyun Gözleriniz Dolacak

Sizin için ne derece önemi var bunu bilmiyorum ama ben bu satırları yazarken gözümden damlalar akıyor klavye üzerine. Erkekler ağlamaz lafı bana
göre değil. Ağlamaktan hiç utanmadım,duygularım,acılarım beni boğduğu zaman hep ağladım.Yine ağlıyorum... Sizleri tanımıyorum ama sizlerle
paylaşmak istiyorum.Lütfen;bu satırlara bir seven olarak sahip çıkın ve lütfen yazılı satırlar olarak geçmeyin. Okudukça yeryüzünde insanlar
neleri yaşarmış diyeceksiniz buna eminim. Bir memur ailenin en küçük çocuğu olarak babamın tayininin çıktığı bir köye taşındık.Huzursuzdum,
okulumu bir köy okulunda okumaktansa ,şehirde medenice okumak istiyordum.kaydımı yaptırdı babam okula.İlkokul 4. sınıftan başladım köy okuluna.
Beni bir sınıfa verdiler.Öğretmen köyde yabancı olduğumu biliyordu ve hangi sıraya oturmak istiyorsan otur dedi bana.Bir kızın yanı boştu sadece
oraya oturdum.Hayatımı adadığım,gidişiyle beni bitiren insanla ilk o zaman tanıştım.İsmi Altınay idi.Çocuk yaşımda bile onun güzelliği beni çok
etkilemişti.Masmavi gözleri,gamze yanakları ile arada bir bana dönüp gülüşü,yanlış yazdığım notlarımda kendi silgisiyle defterimdeki hatayı
silmesi beni o minik yaşımda ona bağladı.O dönemlerde çocukça bir arkadaşlıktı. Zaman ilerledikçe onsuz tek saniye geçiremiyordum.ya ben onlara
gidip ders çalışıyor, yada o bize geliyordu.Mükemmel bir paylaşımcıydı.Yüreğini,sevgisini,dostluğunu daha o yaşta vermişti bana.İlkokulu
birlikte okuduk ve aynı sırada bitirdik.Hep onunla hep ona biraz daha alışarak. Ortaokula geçtiğimizde ailelerimize rica ettik ve bizi aynı
okula yazdırdılar, hatta aynı sınıfa,hatta aynı sıraya oturmamız için babalarımız öğretmenlere adeta yalvardılar.Başarmıştık. Yine aynı
sıradaydık.Geride kalan ilkokul dönemindeki iki yılda anladım ki onsuz hayat bana huzur vermiyordu.Yaşımız olgunlaştıkça o beni,ben onu daha çok
seviyordum.Çocukça başlayan arkadaşlığımız sevgiye aşka dönüşmüştü ortaokul yıllarımız bitmek üzereyken.Şehir merkezinde.Ailelerimiz liseye
geçtiğimiz sırada ortak bir karar aldılar.Buna göre tek ev kiralayacak ikimiz aynı evde kalacaktık.Annem de bizimle kalacaktı.Allah'ım o karar
bize iletildiğinde dakikalarca sarmaş dolaş kutlamıştık bunu.Ona aşık olmuştum.Aynı duyguları o da paylaşıyordu ve bunu fareden ailelerimiz
okul bittiğinde evlendirelim diye karar almışlardı bile.Ona tapıyordum artık.Haşa Allah'a şirk koşar gibi günah işlercesine seviyordum.İlk
elini tuttuğumda sakın bir daha bırakma demiştim. Yanakları kızarmıştı,utanmış ve başını önüne ! eğmiş,gülümsemiş ve elimi sıkı sıkı kavramıştı.
Artık her gün elele tutuşup okula gidiyor okuldan çıkarken elele dolaşıyor geziyor öyle gidiyorduk evimize.Arada bir elleri terler ve her
terleyişte elini elimden kurulamak için çekerdi.Bunu her yaptığında kızar elimi bırakma diye azarlardım,hep tamam tamam diyerek gülümser ve
hızla elini avucuma sokuştururdu. Her şey harikaydı,dünya cennet gibiydi gözümüzde.Yıllar akıp gidiyordu mutluluk içinde.Nihayet liseyi de
bitirmek üzereydik.karne dönemi gelmişti.Karnelerimizi aldık hiç kırığımız yoktu.Sevinçle sarıldık birbirimize elimi tuttu.bunu kutlamak için
bir cafeye gidip cola içerek kutlayacaktık.Okulun az ilerisinden geçen bir çakıl yol vardı.Her zaman toz duman içinde olurdu.çakıllarla kaplıydı.
O yolun benim ve ölürcesine sevdiğim insanın ayrılmasında bu kadar rol oynayacağını bilsem hiç girer miydik o yola.Neler vermezdim o yolu
yürümemek için. Eli yine elimdeydi,ansızın elini çekti,terlemişti yine eli.Sanırım dört adım atmıştım.Dönüp yine azarlayacaktım.Çünkü hem elimi
bırakmış,hem de geride kalmıştı.Dönüp baktığımda Dünya başıma yıkıldı.Sanki gök kubbenin altında kaldım.yerdeydi ve yüzünden kan fışkırıyordu.
ne yapacağımı bilemedim üzerine kapandım yüzüne yapışmış saçlarını kaldırdığımda hayatımı bitiren o görüntüyle karşılaştım.Başı kesilmiş bir
tavuk gibi çırpınıyordu.Suratına bir taş parçası bıçak gibi saplanmıştı ve bakmaya doyamadığım mavi gözlerinden biri akmıştı.Suratının yarısı
yoktu.Hırlıyordu bana bir şeyler demek istiyor kanla kaplı diğer gözünü temizleyerek bana bir şeyler demeye çalışıyordu.Yoldan geçen bir kamyonun
tekerinin altından fırlayan bir taş suratına saplanmıştı.Ölürcesine bir aşkı,geleceğimizi kibrit büyüklüğünde bir taş parçasının bitireceğini
bilemezdim.Donuk donuk hiç konuşamadan yüzüne bakmaktan başka bir şey yapamıyordum. Ellerini tuttum kaldırdım başını göğsüme dayadı ve elimi
sıkı sıkı tuttu.Akan kan ellerimize damlıyordu.Yoldan geçen bir araba durmuş bizi seyrediyordu,hastaneye yetiştirelim dediğimde kanlı olduğu
için almadı ve kaçtı gitti.Kimse arabaya almıyordu.çevreme bakıp yardım eden demekten,ona dönüp seni seviyorum,beni bırakma,dayan demekten başka
bir şey yapamıyordum.İki dakikalık bir çırpınıştan sonra kucağımda öldü.Cennet olan Dünya 5 dakikada cehenneme döndü.Tam dokuz yıl oldu onu
yitireli.Kendime olan güvenimi yitirdim.Artık kimseyi sevemem,kimsede beni sevemez korkusundan kurtaramıyorum kendimi.Bitkisel hayatta gibiyim.
Tek elimde kalan bu net.bu net aracılığıyla sizinle paylaşmak istedim.Yitiren,ya da ben yitirenle paylaşmak isteyen herkese elleri terlese bile
ellerimi bırakmamaları şartıyla elimi uzattım.Dost,kardeş,arkadaş ne olursanız olun ama elimi bırakmayın.Size sesleniyorum, elimi bırakmayın
lütfen...

Duydugunuz SeLa Sevdiginiz KişininSe

ArkadaŞLaR Şimdiki Yazacaqım Yazı ßenim Hayatımda YaŞAdıqım en Kötü oLayın yazısıdır...
CocukLuqumdan ßeri Tek emeLim Cok seveßiLeceqim Ve ßir okadar SeviLEcegim ßirini ßuLmaktı.Rizede Dogdum,iZmirde ßüyüdüm,Sonrada ßurSaya TaŞındık.HiÇ Kimseyi tanımıyordum ßursada,yeni ßir Hayat Yeni ßir Serüvendi ßenim iÇin ßuraSı.YaLnızdım Hemde Çok Yalnızdım.iLk 1 Sene ßöyLe YaLnız qeÇirdim ßurada.21 YaŞıma Kadar HiÇßir kıza Çıkma TekLifi etmedim.ßenim iÇin TekLif Çok önemLi ßir oLaydı Hayatımda.iLk TekLif edeceqim KıZ evlEneCeqim Kız oLmalıydı.ßen ßöyLe DüŞünüyordum..

ßir internet Cafe aÇtık.Gece Gündüz Cafedeydim.Herqün Cafenin önüden Kızın ßiri qeÇiyordu.Hep ßana ßakıyordu.HiÇ KompLekSLi ßiri oLmamıŞımdır Hayatımda.ßirisi ßana ßakıyoSa iLLa ßeqendiqinden ßakmıyodur Diye DüŞünen ßi Yapım var.Ama ßu ßakıŞLar qün qeÇtikCe ManaLaŞıp Yerini qüLümSemeye Hatta SeLamLaŞmaya ßırakmıŞtı.Çok qüzeL ßiriydi.iNsanLıqı,HareketLeRi,Uzun ßoyu,SapSarı saçLaRı,ßeni ßüyüLemeye YetmiŞti.
ßiqün internet Cafenin Yanındaki idda ßayisinde Duruyorum Osırada Yine Kapının önünden qeçiyordu.qözLeri ßeni arıyodu ßiLiyorum,ßeni qörDü,qüLümSedi Ve Durdu kenarda.ßir Çok keZ Onun üzerine düşünmüŞtüm,ßu ßenim aradıqım KiŞi oLaßiLimi Diye.evet Oydu.O ßenim Aradıqım inSandı.YalnızLıqımdı,SuskunLuqumdu.qittim arkasından.
iLk defa ßi ßayanLa konuŞmuyordum,Ama inanıLmaz HeyecanLAnmıŞtım.iki Lafı ßi araya qetiremiyordum.neYseki kız anLadı Derdimden.Derken Hayatımın en qüzeL qünLerini yaŞatıp Sonundada En kötü qününü YaŞatacak ßir Serüven ßaşLamıŞ oLdu.Haftanın Her akŞamı ßuLuŞup qeZiyorduk.EL eLe KoL koLa.Onun yanındayken Her ŞEy Çok qüzeLdi.AnnemLe TanıŞtırmıŞtım,Niyetimiz Ciddiydi,EvLenecektik.Onun aileside ßiLiyoR Ve destek Veriyordu ßu iLiŞkiye.ßir iLişkide HiÇmi Kavqa oLmaz,oLmuyordu iŞte,TarTıŞmıyorduk ßiLe.

GünLer Günleri KovaLadı ßizim sevqimiz dahada arttı.qöremeDiqim anLaR Hep ßir Yanım Eksik oLuyordu Sanki.qeZdiqimiz qördüqümüz HerkeS HerŞey ßize İmreniyordu.ßöyLesine ßir aŞkı ßuLmanın Çok Zor oLduqunun HerkeS ßiLincindeydi.
ßi Pazar qünü ßuLuŞaCaktık.Mesaj Çektim Uykucu aŞkım HaLa Yatıyomusun.hadi kaLk Artık diye.
MeSajıma KaRŞılık vermedi.iLk defa ßöyLeßirŞEy oluyodu.ßenim MeSajıma 2 Dakika iÇinde Cevap vermeSi LAzımdı.ßöyLe anLaŞmıştık.eqer VermezSe kötü ßirŞey olmuştur .MerakLanmıŞtım,aŞkıma ßirŞEy oLdu Diye.qerqin ßir ßekleYiŞin aRdından Hayatımı Karartan ßi mesaj qeLdi.ŞunLar Yazıyodu MeSajda.Seni Çok seviyorum Ama AyrıLmamız Lazım.Yürümeyecek ßir iLiŞki ßizimkiSi.Senin Hayatını Karartmak istemiyorum.Seni Seve Seve senden VazGeÇiyorum.YıkıLmıŞtım ßir anda.ßeniÇok Sevdiqini ßiLdiqim ßirisinin ßir anda ßöyLe ßir MeSaj YoLLamaSı ßeni Çok ŞaŞırtmıŞ Vede üzmüŞtü.AcaßaßenimLe qönüLmü eqLendirdi Demekten Kendimi aLamamıŞtım.Hemen teLeFona sarıLdım.Kendinden Duymak istedim ßütün ßu oLanlaRı.inanamıyordum ßütün ßunLara.Ama TeleFonu KaPalıydı,ulaŞıLAmıyodu ßitürLü KenDisine.

KüSmüŞtüm,Hayata,YaŞamaya,Aynada ßaktıqım Yüze.


Nereye ßakSam onu qöRüyordum.Kızmalımıydım AqLamaLımıydım neyapacaqımı ßiLmiyordum.ßiLdiqim Tek ßiRŞeY Vardı ßen ßunu Hak etmiyordum.ßöyLeSine Sevmenin Sonu ßir meSajLa ßitiriLmemeLiydi.

Aradan 1 Hafta qeÇti.ßen haLa Aynı PsiKoloji içindeydim.Durumum qerÇekten Cok kötüydü.Cafenin önünde DikiLiyordum öylesine.Yine akLımda O Vardı.Cami Cok Yakındı ßize.SeLa VeriLmeye ßaŞLandı.iÇeri qirip Müziqi Kapattım.ßir yandanda ALLAH RAhmet eyLesin.ALLAH AiLeSine ßaŞsaqLıqı Versin Diyordum.SeLa ßitti....SeLanın ßitiŞi ßenim Hayatımın ßitiŞi oLmuŞtu...
Çünkü SelaNın Sonunda ZikrediLen isim ßenim Canımdan Cok Sevdigim Kişinin ismiydi.O öLmüŞtü.Haykırdım,ßaqırdım Avazım Cıktıgı kadar.oLmamalıydı ßöyle ßişe.O YaŞaMaLıydı.ßenden uzak oLsun ßeni isTemeSin Ama YaŞaSın.ALLAH'ım NoLur ßenim canımıda aL diye Bagıra Cagıra koşuyordum Camiye Dogru.ßaßasını qöRdüm.ßaßa nolur O öLmedi De Diye YaLvarıyordum.qittii oqLum öLdü O.Artık Yok.Düqününüzü qöremeden Muradına eremeden öLdü.ßirßirimize Sarılıp DakikalarCa SesLe aqLadık.
ßir Rüya qißi ßaŞLaDı ßir Rüya qißi ßitti HerŞey.qeride kaLan İÇimdeki Sevqi Ömür ßoyu ßitmeyeCek ßir Sancıydı.DüŞündükÇe öLdüqünü ÖLüm akLıma qeliyordu.Daha Dün ßiz eL eLe qeZmiyormuyduk.Daha Dün qözLerinden aŞkı iÇtiqim inSan KarŞımda ßir meLek edaSında Yatıyordu.
Hazmedemiyordum ßunu.HerkeS ßiLiyordu ßizim a$kımızı.

iŞin aSLını aßLaSından öqRendim.Beyninde damar Tıkanıklıqı VarmıŞ.Bayaqı iLerLemiŞ.ßiqün FenaLaŞıp HaStaneye kaLdırıLdıgında Doktor HerŞey için qeÇ olduqunu.TeDavisinin iSe Ancak Yurt dışında oLaßiLeceqini SöyLemiŞ.StreS Sıkıntı KesinLikLe YaSakLanmıŞ.KEndini ÖLüme HazırLamış ßenim aŞkım.ßana attıqı ayrılık mesajı ßuyüzdenmiş.OnunLa ßeraßerken öLümünü qörmemi istememiŞ.Neden ßöyLe Yaptın ße aŞkım.ßiLiyorum ßenden ayrılmak istediginde Sen öLüm Fermanını kendin imZaLadın Zaten
ßiz ßirßirimiz oLmadan YaŞaYaßiLirmiyiz.StrEs YaSak oLan ßiri ßenden ayrılarak MutLumu oLacaktı.Neden aŞkım Nedenn ALLAH Kimseye ßöyLe ßi Acı vermeSin.O An HerŞeyi DüŞüneßiliyosunuz intihar eTmeyi kaçıp qitmeyi ne qeLirSe akLınıza...ßen Şimdi KimSeyi sEvemiyorum.Sevmenin ne oLduqunu unuttum.Sevme HiSSi onunLa qöMüLdü MezaRa.MahŞere Kadar UYanmayaCak.UyanmaSında....Şimdi Sizde ßirkeRe DüŞünün ŞöYLe ßir Sela Okunuyor Ve ßu SeLa ALLAH korusun Sevdiqiniz KiŞinin.ßu Yazımı Okuyup Şimdi sevgilinize ßir meSaj cekin Ve Onu HerŞeyden Çok sevdiqinizi SöyLEyin.ßuna İmkanı oLmayanLar Var.ßunu HerŞEyden Çok isteyenler Hemde....

$imdi Ne HaLdeyim NeLEr Yapıyorum ßiLmek isTeyen Varmı?
Her qeCe ßa$ımı Yastıqıma Koyduqumda TeLEFonumu eLime aLır,ßana qönderdiqi TeLeFonumda SakLı oLan 232 meSajı Tek Tek Okumadan Yatmam
Çıkmıyor aKLımdan,Ya$anıLan qüzeL qünLer mıh qißi akLımda.Dı$arıda ßir Çifti eL eLe qörmek ßeni Ne Duruma Koyuyor ßunu KimSe ßiLemeZ.Çok Mu $ey iSTedim ALLAH'ımdan 1 Kere Sevdim ßen Çok deqiL.MutLuLuK HayaL oLaRak kaLdı ßana.$imdi naSıL Seveyim ßa$Kasını.nasıL qöNüL Vereyim ßir ßa$KaSına.

BENİM AŞKIM BU İŞTE Başımdan Gecen!

ben orta okul zamanımda teyzemlerin orda birine aşık oldum daha çocuğum aşk nedir bilmezdim ama kalbim pır pır oluyordu onu görünce ama korkardım çünkü sevmek nedir bilmem aşk nasıl bilmem ozamanlar ama çözdümki ben aşık olmuştum küçük yaşta oda bana aşık olmuş neyse bana çıkma teklifi etti ama ben ondan bile korkuyordum ne olduğunu bilmeden kabul ettim ama abim duyunca ayrıldık tam 4 yıl geçti onsuz ama sala unutmadım ve kimseyle bir ilişkim olmadı yıllar sonra lise hayatımda onu karşımda gördüm inanamadım ilk başta o sen değilsin dedim ama oydu benim sevgilim geldim sana dedi artık ayrılmayalım dedi ama ben korktum bizi tekrar ayırmalarından korktum bana gülerce yalvardı olmaz dedim ama bir yere kadar onsuzluk zaten canıma tak etmişti ve kabul ettim eski yaşantımıza kavuştuk delilir gibi tapıyorduk birbirimize (ben çok dikkat çekecek güzelliğe sahibim oda öyle bunu söylemek istedim konuyla bağlantılı) beni okadar çoookk seviyorki görenler hala berabermisiniz diyor biz okullarımız karşılıklıydı ve her tenefüs yaz kış hep bir araya gelmek için can atardık... onun peşinde çook kızlar benimde peşimde çok erkek vardı ama asla bunlara kulak asmadık bana hep sana dokunmaya kıyamam seni incitmekten hep korkarım derdi ve beni öpmeye kıyamazdı.O BENİM DUMAN GÖZLÜ SEVDİĞİMDİ yıllar geçti beraber ama biz hep evlenmek hayalındeyiz birtane kokulu ajandamız vardı 1 hafta onda 1 hafta bende kalırdı ve geleceğimizi aşkımızı yazardık.yıllar geçti okul bitti ben işe başladım ve herşey yine güzel birbirimize doyamıyoruz.ama artık son yaklaşmıştı ailem onu asla istemedi kabullanemedi ama ben asla vazgeçmedim gizli gizli görüştük beni göremediği zaman kapımın önünde parkımız var gece yarısına kadar beklerdi yağmurun altında bile saatlerce beklediğini biliyorum.ama annem ve abim asla seni ona vermeyeceğiz iki dünya bir araya gelse olmaz bu iş dediler yine vaz geçmedik birbirimizden en son annem dediki ya o ya biz dedi çıkış yerim kalmamıştı artık ve onu bıraktım ama hayatım bitmişti 40 kiloya düştüm yatak döşek yattım onsuz hayatım bitmişti intaha etmek isterken anneme yakalandım yapamıyordum onsuz nefes alamıyordum beni arayıp yalvardı sensiz yaşayamıyorum aşkım gel ne olursun nefes alamıyorum sensiz lütfen beni bırakma dedi ama dönemezdim ailem vardı onları yüz üstü bırakamadım yapamadım.aylar geçti ama artık dayanacak gücüm kalmadı dönemiyorumda.3 ay sonra beni seven biriyle çıktım ve askere gitti oda benimki sadece bir kaçıştı askerden geldi 3 yıl beraberliğimiz oldu ve nişanlandık ama ben hep onunlayken sevdiğimi hiç unutmadım halada aklımda ve unutmayacağım eminimki oda unutmadı nişanlım onun arkadşıydı ve ilişkimizi biliyordu kaynımın çoook yakın arkadaşı benim sevdiğim ve bunlar 3 arkadaşlar bizim yanımızda sevdiğimin arkadaşı olurdu hep çok iyi birisindir 10 gün önce nişanlımın evinde karşılaştık bana baktı ben çok utandım çünkü bizim arkadaşımızdı o aklıma hemen sevvdiğim geldi yıkıldım ben orada bitti.işte günler böyle geçiyor 1.5 ay sonra düğünüm var ama ben onu çooookkk özledim duman gözlümden asla vaz geçmedim ve geçmiyecemde bütün akrabalarım biliyor hala duman gözlümü sevdiğimi ama kimse istemedi onu ve herzaman onlarım yanında dile getiriyorum ben aşkımla evlenemedim hep sizin yüzünüzden diyorum çok acı çekiyorum ve her gün ağlıyorum bende ayıcığı var ona sarılıp uyuyorum her gün.bunları yazarken bir çok şeyi yazmadım daha aşkımdan çok bahsetmedim.ama eminim sevenler bu yazımı anlar.şuan ağlıyorum yine onsuz geçen günlerime ağlıyorum..BU DÜNYADA KAVUŞAMADIK İNŞALLAH ÖBÜR TARAFTA KAVUŞACAĞIZ......SENİ SEVİYORUM DUMAN GÖZLÜM...

işte benim hikayem

ben 16 yaşında genç bi delikanlıyım arkadaşlarım,kızlar falan çok yakışıklı olduğumu söylerler.gelelim meseleye
benim babam urfalı annem sinoplu bu yüzden her yaz sinop'a gideriz bi tanıdığın kızı var ve ben uzun zamandır görmemiştim ama küçüklükten beri birbirimizi seyrederiz ve bunlar avusturyada yaşıyorlar.bunu unutmaya çalışıyordum ama olmuyordu kader bizi birleştiriyordu ne zaman onu görsem böyle kalbim pır pır eder.bundan önce bi çok kızla birlikte oldum ama hiçbiri bunun gibi deil.kıza ulaşmak için denemediğim hiç bi yol kalmadı,hiç bi arkadaşlık sitesinde bi üyeliği yok,halasının pc'sini hackledim msn adresi de yok,bunun gibi manyakça bi çok şey denedim ve şu an hiç bi kıza bağlanamıyorum çıktığım kıza telefon açarken keşke bu konuşacağım o olsa diyorum kendi kendime, sadece elimde kuru kuru bi fotoğraf var.sizce bi fotoğrafla bir yıl geçermi?hayatımda ilk kez aşık oldum ama bizi birleştiren kader bu kez bizi ayırıyordu, kafayı yemek üzereyim, ne yaptımsa yok olmuyor unutamıyorum,ne yapacağımı şaşırdım