21 Eylül 2008 Pazar

4 sene birlikte 4 sen ayrı ama son tango yasandı

aslında o kadar emin değilim burada bunu anlatmak belki anlıcaksınız belkide anlamıcaksınız ama genede rahatlıcamı umuyorum.. 20,01,2000 yıl onu nette tanıdım o zaman liseye giden cıtı pıtı bı kız, bense liseyi yeni bitirmiş bir delikanlı oylesıne sohbetler, derken telefonlar mailler mektuplar ve olan oldu bi internet aşkıydı bu ama başlangıcıda kolay olmadı ve 25.05.2000 ona butun hissettiklerimi soyledım... sadece sana izin veriyorum gir hayatıma diyebilmişti.. cünkü ilkkez bunu yaşıyordu ilkkez bir erkek arkadaşım oldu diyordu. utangaçtı ama konuşkandı. derken hergün görüşmeler. aramızda uzak yollar vardı o kırklarelindeydi bense ankarada. biter çabuk biter die düşünmüştüm.
yanılmıştım, haftalar, aylar ve derken yıllar ve onu görmeden gecen tam 2 yıl sadece telefonda gecen 2 yıl dayanamadım kalktım gittim en mutlu ınsanı ben olmuştum dünyanın.. sonra okulunu 1. likle bitirdi. üniversite sınavı derken. İ.T.Ü ing. ögret. kazandı. mutluydu onunla birlikte bende mutluydum. herşey çok olağandı çok güzeldi. rabbim bozmasın diye dua ettim cok kere. 2. sınıftaydı ve yanına cagırıyordu gittim 22.12.2003 1 hafta onunla el ele gözgöze heryerdeydik. istanbul bize dar geliyordu neredeyse. ama çabuk bitti o güzel günler ben tekrar ankara yolcusu otobuste bana el sallarken bilemezdim... onu yıllarca goremeyecegımı.. bir şubat akşamıydı bir telefon almıştı birinden benımle alakası olmayan benı sadece telefondan tanıyan birinden. insanın onu boş olunca atması kolay olur derlemiş ya.. ona ne soyledıyse benı aradı.. muthiş boguktu sesi. bişiler anlatıyordu ama anlamamıştım.. çünkü orada ne oldugunu bilemedim ve bitirdi. 05.02.2004.. bitmişti rüyadan uyanmıştım.. bitirmişti herşeyi.. sonra yıllar yılları kovaladı. askerlik, iş , güç derken 4 sene geçti. mart ayıydı 2008 in. dayanamamıştım hasretine ve bir cesaret mail atıverdim. tek istedigim bir kare fotograftı. direndi olmaz dedi. bir sure boyle ınatlaşma ile gitti. sonra birden beni aradı ve konuştuk tekrar konuşmaya başlamıştık. ama yıllar onu çok değiştirmişti. haberlerini alıyordum ortak tanıdıklarımızdan.. öğretmen olmuştu. o hayallerini tamamlamıştı. herşey bir anda oldu işte.. telefon açtım istanbula gelecegimi ve onu görmek istedigimi soyledım önce tereddut etti. sonra kabul.. 13,05,2008 istanbuldaydım.. o sonra bıraktıgımdan beri baya değişmişti. yada bana oyle gelmişti. işlerimi hallettim ve onu aradım. buluştuk.. yıllar onu hiç değiştirmemişti. dilekolay tam 5 yıldır görmüyordum. konuştuk.. onsuz gecen gunleri tek tek söyledim. sucsuz oldugumu soyledım. herşeyi anlattım. ortaköy camiinin hemen yanındaki cafede. birasını içememişti. ben konuştukca gözlerinden boncuk boncuk yaşlar dökülüyordu.. karşısında sıkıyordum kendimi ağlamamak icin.. cunku yılların 5 yılın özlemi vardı. daha faza dayanamamıştım. ellerini tutuverdim. ve gözyaşlarını silerek şunu söyleyebildim. ""SEN ŞİMDİ AGLIYORSUN BEN 4 SENEDİR AGLIYORUM.. ve sen içimde kapanmayan bi yara oldun. her bir damla gözyaşım yarama akmıştı... ama bilemedim gözyaşlarımın tuzu yaramı dahada dağlamıştı.."" bunu soyleyebildim. ve sonra sonrası dunyada en son duyacagımı soyledı bana.. ""seni çok özlemişim" ama ne fayda..
ben ankaraya geldim sanki hayal gibiydi 13,05,2008 ama aradan gecen o zaman o yıllar.. ona kendi hayatını kurdurmuş. cok sevdigi cocuklarıyla mutlu gordum ya onu.. o duzenını bozamadım. beni kollarınla tekrar sar diyemedim. bir sure daha ankarada konuştuk. internet, telefon, derken onu unutmaya çalışıyorum tekrardan. ama ayrılırken son konuşmamızda internetten. şunu anladım sevgisi biten asla göz yaşı dökmezdi. hıckıra hıckıra o aglaması.. son sözü bana şu olmuştu... """seni herşeyden çok sevdim ben"

EWET BİRTANEM BENDE SENİ HERŞEYDEN ÇOK SEVDİM. VE SEVİYORUM DA

biliyorum oda suan cok uzgun ama ben onu tekrar uzmek ıstemıyorum. yıllar senı hep aynı bıraksın bıtanem...

YEŞİL GÖZLÜM.. ÖMRÜMÜN VARI.... EY HAYAL...

çok kısada olsa bunu sizlerle paylaşmak en azından altında hala ezildiğim bu yuku bıraz hafifletmek istedim.

Hiç yorum yok: